Yoksulun enflasyonu 18 yılda yüzde 600’ü aştı / Haberin Peşinde Urfa
Türkiye’de en yoksul kesimin enflasyonu 2003’ten bu yana yüzde 600’ü aştı. Yoksulun enflasyonunu gıda ve konut, zenginin enflasyonunu ulaştırma ve lokanta fiyatları uçurdu. Yüksek enflasyon ile zorlaşan geçim şartları özellikle yoksulların son birkaç ayda…
Türkiye’de en yoksul kesimin enflasyonu 2003’ten bu yana yüzde 600’ü aştı. Yoksulun enflasyonunu gıda ve konut, zenginin enflasyonunu ulaştırma ve lokanta fiyatları uçurdu.
Yüksek enflasyon ile zorlaşan geçim şartları özellikle yoksulların son birkaç ayda daha zor bir tablo ile karşı karşıya bırakırken, son 18 yılda yoksulun enflasyonu yüzde 600’ü aştı. Değişen harcamalar ile birlikte ülkedeki en yoksul kesim ve en zengin kesim arasında da enflasyon farkı oluştu. 18 yıllık süreçte enflasyona bakıldığında toplumun en zengin yüzde 20’lik dilimi ile en yoksul yüzde 20’lik dilimi arasındaki fark 40 puana ulaşırken, gıda ve konut zamları gibi temel harcamalar yoksulu, ulaştırma ile otel ve lokanta fiyatları zengini zorladı.
YOKSULU YORDU
2003 yılı baz alındığında, 2021 Temmuz itibarıyla toplumun “en yoksul” yüzde 20’lik kesiminde enflasyon endeksi 601.8’e yükselirken, “en zengin” yüzde 20’lik dilimde endeks 560.6’ya yükseldi. Fiyat artışı olarak bakıldığında da 2003 yılından itibaren en zenginin tüketim sepetinin Türk Lirası bedeli yüzde 460 artış kaydederken, en yoksulun tüketim sepetinin bedeli yaklaşık yüzde 500 oranında artış gösterdi.
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından yayınlanan “Yoksul ile zenginlere özgü enflasyonun karmaşık evreni” başlıklı araştırmada yüzde 10’luk dilimlere göre, harcama farklılıklarından ötürü yoksul kesimin enflasyonunun daha çok konut gıda gibi zorunlu tüketime duyarlı olduğu aktarılırken, zengin enflasyonunun ise daha çok ulaştırma, lokanta, otel gibi lüks tüketime duyarlı olduğu belirtildi.
Araştırmada fiyat artışlarının zengin ve yoksul enflasyonu üzerindeki etkisine dair şu tespitlere yer verildi: “Gıda, alkolsüz içecekler ve konut harcamaları en yoksul kesimin tüketim sepetinde 2019’da yüzde 35.5’lik ve yüzde 40.1’lik bir paya sahipken en zenginin sepetinde bu paylar yüzde 11.8 ve 14.6’dır. Buna karşılık ulaştırma harcamaları en yoksulun sepetinde yüzde 3.6 gibi son derece düşük bir paya sahipken, en zengin için bu pay yüzde 29.2’dir. Dolayısıyla gıdada ve konut kalemlerinde fiyat artışları en yoksulun enflasyonu üzerinde en zengine kıyasla daha büyük etki yaparken ulaştırma fiyatlarındaki artış aksi yönde etki yapar.”
Araştırmada yüzde 10’luk dilimler halinde bakıldığında zengin kesimin enflasyonunun da yoksula yaklaştığına ve yoksul kesimdeki sistematik artış algısının tam olarak verilere yansımadığına dikkat çekildi. Enflasyonun tüketiciye yansımasındaki farkın büyük ölçüde her grupta farklılaşan harcama kalemleri, tüketim sepetindeki farklar ile bu kalemlerdeki fiyat değişimlerinden kaynaklandığına işaret edildi. Bu tespite göre, en zengin kesimin sepetinde çok daha yüksek bir ağırlığa sahip ulaştırma kalemi “en zenginin” enflasyonunu 128.7 puan arttırdı.
Araştırmanın bir başka bulgusu ise toplum gelir açısından yüzde 10’luk dilimler halinde incelendiğinde, enflasyon oranlarının farklılaşması oldu. Buna göre, en düşük harcamaya sahip grubun tüketim sepetinin değeri aynı dönem için yaklaşık yüzde 447 artarken, en yüksek harcamaya sahip grupta ortalama hanenin tüketim sepetinin değeri yüzde 461 artış kaydetti. Bu oran, pramidin en tepesindeki zenginlerin harcama alanları nedeniyle fiyat artışına daha fazla maruz kaldığına işaret ediyor.
Bahçeşehir Üniversitesi,enflasyon,Türkiye