Uzmanlar’dan BES uyarısı: Endişe yaratır, gönüllü katılım hızı düşer / Haberin Peşinde Urfa
Vatandaşın bireysel emeklilik fonlarında biriken parasıyla iş insanlarına kredi verilmesi gündemde. Uzmanlar ise bu sistemin halkta sisteme karşı güvensizlik yaratacağını vurguluyor. Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aysel Gündoğdu, “Bu durum bireyleri korkutuyor. Devletin bu sistemdeki fonları kredi olarak kullanması ‘sistem ya batarsa’ endişesi yaratıyor” dedi. Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atilla Çifter ise “BES finansman aracı olarak kullanılmaya başlarsa gönüllü katılım hızla aşağı gelir” yorumunu yaptı.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Bireysel Emeklilik Sistemi’nde biriken fonların şirketlere uygun koşullu kredi olarak kullandırılabileceğini açıklaması gündem oldu.
Geçmiş dönemlerde yaşanan devlet kanalı ile biriktirme sistemlerinin hüsran ile sonuçlandığını hatırlatan Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aysel Gündoğdu, “Bu durum bireyleri korkutuyor. Devletin bu sistemdeki fonları kredi olarak kullanması ‘sistem ya batarsa’ endişesi yaratıyor” dedi.
Doç. Dr. Aysel Gündoğdu
Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atilla Çifter ise “BES finansman aracı olarak kullanılmaya başlarsa gönüllü katılım hızla aşağı gelir” yorumunu yaptı.
NE OLMUŞTU?
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önceki gün, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen kamuya ait sigorta şirketlerinin varlık fonu altında toplandığı Türkiye Sigorta tanıtım törenine katıldı.
Erdoğan burada yaptığı konuşmada sigorta sektörü ne kadar büyürse finans piyasası ve reel ekonomiye katkısının bir o kadar fazla olacağına değindi.
Erdoğan ayrıca Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) toplanan paralar ile özel sektöre uzun vadeli düşük maliyetli kredi sağlanabileceğini de söyledi. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan, “Fon tutarı 154 milyar TL’ye ulaşan bireysel emeklilik sisteminde yapılacak atılımlarla reel sektöre uzun vadeli düşük maliyetli kaynak sağlanabilecektir” diye konuştu.
6,8 MİLYON KİŞİNİN PARASI BİRİKİYOR
Emeklilik Gözetim Merkezi’nin verilerine göre 31 Ağustos Pazartesi itibarıyla Bireysel Emeklilik Sistemi’nde 6,8 milyon kişinin biriken fon miktarı 145 milyar TL (Güncel kurla 19.4 milyar dolar). Bugüne kadar Bireysel Emeklilik Sistemi’nden emekli olan kişi sayısı ise 129 bin 283.
ZORUNLU BES’TE 6,4 MİLYON KİŞİ VAR
Önceki yıllarda çalışanlar kademeli olarak zorunlu BES uygulamasına tabi tutulmuştu. 31 Ağustos 2020 itibarıyla zorunlu BES uygulaması sonucu fonda 10.1 milyar TL (Güncel kurla 1,3 milyar dolar) birikti. Zorunlu BES uygulamasında toplamda 6,4 milyon kişi tasarruf ediyor.
EN FAZLA POLİÇESİ OLAN ŞİRKET
Emeklilik Gözetim Merkezi verilerine göre zorunlu BES uygulamasına devam eden çalışan sayısına en fazla sahip olan şirket Ziraat Hayat ve Emeklilik, an itibarıyla firmada 1 milyon 131 bin 428 bin kişinin zorunlu BES tasarrufu birikmeye devam ediyor. Poliçe sayısında en fazla cayma ise 2 milyon 874 bin 489 kişi ile Garanti Emeklilik ve Hayat A.Ş’de görülmüş.
Erdoğan’ın BES tasarruflarını özel sektöre kredi olarak kullandırılabileceğini açıklamasını uzmanlar yorumladı. Başkent Üniversitesi İktisat Bölümü Başkanı Profesör Uğur Emek, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Bireysel emeklilik sistemi (BİS) Türkiye’nin tasarruf açığı sorununu aşmak üzere destekleniyordu. Meğer şakaymış. Şimdi, birikimleriniz uzun vadeli ve düşük getirili biçimde birilerine tahsis edilecek. Vergilerinizin yanı sıra BİS tasarruflarınız da bir yerlere uzayacak gibi” ifadelerini kullandı.
ÖZCAN: KİM BİLİR HANGİ İNŞAATÇIYA…
Eski Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı olan aynı zamanda Gelecek Partisi Eğitim Politikaları Başkanı Profesör Yusuf Ziya Özcan da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada fonda biriken paralarla verilecek kredilerin geri ödenme riskine dikkat çekerken, “Bireysel emeklilik fonu da gitti. Kim bilir hangi inşaatçıya kredi olacak ve geri ödenmeyecek” diyor.
GÜRSES: YASTIK ALTI DÖVİZE YÖNELMENİN TEMEL SEBEBİ
Ekonomist Uğur Gürses kararı değerlendirirken vatandaşın parasını altına ve dövize yönlendirmesinin yönetime bir güven sorunu olarak değerlendirirken, “Kimse emeklilik paralarının siyasi kararlarla çarçur edilmesini istemez. Vatandaşın altına ve yastık altı dövize yönelmesinin çok eski olan tarihsel nedeni, kötü yönetimlerin siyasi kifayetsizlikle vatandaşın tasarruflarına göz dikmesidir” ifadelerini kullandı.