Urfa’nın tarihi kalesi gün yüzüne çıkarılıyor / Haberin Peşinde Urfa
Şanlıurfa’nın tarihi tam olarak bilinmeyen, M.S. 812-814 arasında Abbasiler döneminde yapıldığı tahmin edilen Urfa Kalesi’nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinasyonunda başlatılan kazı çalışmaları sürüyor
Şanlıurfa’nın simgesi Balıklıgöl Yerleşkesi civarında yer alan ve M.S. 812-814 arasında Abbasiler döneminde yapıldığı tahmin edilen Urfa Kalesi, yürütülen kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinasyonunda, Şanlıurfa Büyükşehir ve Eyyübiye Belediyesinin desteğiyle kale içerisinde 3 ay önce başlayan kazı çalışmaları devam ediyor.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali Cevheri, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş ve Bozova Belediye Başkanı Suphi Aksoy, kazı çalışmalarını inceledi. Heyet, M.Ö. 10 bin yıllarına ait neolitik bir alan üzerine kurulduğu tahmin edilen ve bölgede hüküm sürmüş devletler tarafından da kullanılan kalenin turizme kazandırılması için yürütülen çalışmalar hakkında Şanlıurfa Kalesi Kazı Başkanı ve Batman Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülriz Kozbe’den bilgi aldı.
Beyazgül, gazetecilere, tarihi kalede böyle bir çalışmanın yürütülmesinden mutluluk duyduklarını söyledi. Kalenin çok sayıda devlet tarafından kullanılması nedeniyle tabakalar halinde kazı çalışmasının yapıldığını belirten Beyazgül, şu değerlendirmede bulundu “Kazılarda her döneme ait tarihi bulgular ortaya çıkarılacak. Şanlıurfa’nın merkezinde yer alan bu tarihi alan çokça ziyaret edilen bir mekan. Neredeyse başlangıç dönemlerinde Göbeklitepe kadar ziyaret edilen bir mekan. Daha sonra Göbeklitepe’nin şöhretiyle birlikte daha fazla ziyaret edilmeye başlanmıştır. Şimdi buna bir de Karahantepe eklenmiştir. Orada da çok sürpriz tarihi anıtlar ortaya çıkarılacaktır. Belki Göbeklitepe’den de daha önceki bir döneme rast gelinecek. Urfa’mız tarih, kültür, sanat, müzik, gastronomi merkezi, bunun da bir örneği üzerinde bulunduğumuz Urfa Kalesi.”
Kazı Başkanı Prof. Dr. Kozbe de kazının ilk yılı olduğu için sınırlı sayıda alanı açtıklarını, bu nedenle az miktarda bulguya ulaştıklarını ifade etti.
Açtıkları alanların tarih açısından umut verici olduğunu kaydeden Kozbe, şöyle devam etti “Açtığımız alanlar Urfa’nın farklı dönemlerini, Göbeklitepe ve Karahantepe’de sergilenen, neolotik olarak tanımladığımız dönemlerin dışındaki dönemlerini, bunlar Abbasiler, Memlükler, Selçuklular, Osmanlıları ortaya koyan mimari bulgular ve buluntularla karşı karşıyayız. Hedefimiz bu zaman dilimlerini göz önüne serecek, ziyaretçilerin ziyaret ettiğinde alanı algılamalarını kolaylaştıracak bir takım restorasyon projeleriyle alanı açık hava müzesi haline getirip Şanlıurfa’nın turizmine yeni bir destinasyon olarak sunmak.”
Arkeolojik bazı kaygılarının da olduğunu aktaran Kozbe, “Mesela Edessa Krallığı denilen krallığın yazılı kaynaklardan çok bilgisini biliyoruz, yerel Urfa krallığıdır burası. Bu krallığın uzun zamandır nekropol (toplu mezar yeri) alanları uzun yıllardır kazılıyor, gün yüzüne çıkarılıyor. Bizim de yaptığımız bu çalışmalarımızla Edessa Krallığı’nın idari merkezini, saray binasını ortaya çıkardığımız mimariye ait olduğunu düşünmekteyiz. Bunları da gözler önüne serip M.Ö. 3. yüzyıldan M.S. 3-4. yüzyıla kadar uzanan kale için erken dönemi ortaya çıkarmayı hedefliyoruz.” dedi.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali Cevheri ise Şanlıurfa Kalesi’nde yapılan kazılarla bir hayalin gerçekleştiğini, Göbeklitepe’nin dünya tarihini değiştirdiğini, kalede yürütülen kazıların da kentte hüküm süren tüm medeniyetleri ortaya çıkaracağını dile getirdi.
Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş da Şanlıurfa’nın buram buram tarih kokan bir kent olduğunu, ilçelerinin çok sayıda tarihi mekana ev sahipliği yaptığını, gelecek yıl Soğmatar başta olmak üzere bir çok bölgede kazı yapmayı hedeflediklerini kaydetti.
Şanlıurfa, Turizm, urfa kalesi, arkeolojik kazı, tarih turizmi, SEYAHAT Haberleri
