Ucuz kredi pompalamak çözüm yaratmayacak / Haberin Peşinde Urfa
Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin, pandeminin yarattığı hasarı gidermek için daha hızlı büyümeye ihtiyacı olduğuna işaret eden ekonomist Atilla Yeşilada, ucuz kredi pompalamanın çözüm olmadığının da anlaşılması gerektiğini belirtti.
Dünya genelinde aşı kampanyaları hız kazanırken, koronavirüsün Hint kökenli Delta varyantı korku salmaya devam ediyor. Delta varyantı küresel ekonomik büyümeye ilişkin endişeleri de artırıyor.
Dünya ekonomisinin yıllık yüzde 5.5-6 temposunda büyüdüğüne işaret eden ekonomist Atilla Yeşilada, gelinen noktada kritik olan soruların ‘Büyüme bu hızla devam eder mi, özellikle dünya 2022’de ivmesini koruyabilir mi’ olduğunu vurguladı. Yeşilada, bu soruların neden kritik olduğunu “Dünya ekonomisi nereye koşuyor” başlıklı yazısında şöyle anlatıyor:
İFLAS DALGASI RİSKİ
“İki nedenden dolayı. İlki gelişmiş ülkelerde dahi pandemide kaybedilen istihdam geriye alınmadı. Artık daha fazla para basmanın da zararı yararından fazla. Öyleyse, hızlı büyüyelim ki; istihdam açığı kapansın, büyüme sürdürülebilir düzeye erişsin. İkincisi, büyüme hızı da eşit değil. Gelişmekte olan ülkeler (GOÜ) fena halde geride kalıyor.”
Atilla Yeşilada
Bu ülkelerin pandemiden doğan hasarı ve oluşması muhtemel iflas dalgalarını tazmin etmek için daha hızlı büyümeye ihtiyacı olduğuna işaret eden Yeşilada, eğer dolar endeksi yükselmeye devam ederse, dış borç ödemelerinin de sorun teşkil edeceğini söyledi. Yeşilada’ya göre, artık bütçe ve para politikası ile ekonomiyi teşvik edemedikleri için de, gelişmiş ülkelerden gelen talep, yani ihracat tek çıkış yolu. Türkiye’nin ucuz kredi politikaları ile büyüme modelini eleştiren Yeşilada’nın, “Türkiye de bir gün Kredi Garanti Fonu (KGF) ve kamu bankaları vasıtasıyla ucuz kredi pompalamanın çözüm olmadığını kavrayıp, ihracatı ve birim katma değerini artırmak için samimi çabalara girişecek, ama ne zaman? Herhalde ikinci parti S-400’leri satın alıp, Kanal İstanbul’u bitirdikten sonra” yorumu dikkat çekti.
Gelişen ülkeler için Delta felaket olur
2022 için biraz karamsar olduğunu ifade eden Atilla Yeşilada, Delta varyantının ABD ekonomisine fazla zarar vermeyeceği görüşüne katıldığını fakat, Asya ve Avrupa için durumun farklı olduğunu belirtti. Yeşilada, “Delta, biraz daha zıvanadan çıkarsa, yeniden eve kapanmalar ve sosyal temas kısıtlamaları başlayacak. Gelişmekte olan ülkeler için ise Delta felaket olur. Çünkü, bu ülkelerde uzaktan çalışabilen istihdam oranı düşük, eve kapanma ise nerdeyse imkansız hale geldi artık” dedi. Eğer mRNA aşıları Delta’yı durduramazsa, dünyanın sürü bağışıklığına erişmesi için ek aşı üretilmesi gerekeceğini kaydeden Yeşilada, “Eğer kışın bir kez daha eve kapanma dalgası yaşanırsa tasarruf oranları yükselirken, global özel tüketimin yara alması gayet olası” dedi.
Riskli varlıklardan kaçış başlayabilir
Riskli varlıklarda değerlemelerin tarihi zirvelere ulaştığına değinen Atilla Yeşilada, piyasalarda boğa trendinin daha ne kadar sürebileceğinin cevabının bir ölçüde ABD Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) tahvil alım programlarına bağlı olduğunu kaydetti. ECB’nin çok uzun süre daha tahvil alımlarını sürdüreceğini açıklamasına rağmen, para politikası kurulunun bölünmüş durumda olduğunu söyleyen Yeşilada, “Wall Street başta, riskli varlıkların bu gelişmeden ürküp satış moduna geçmesi çok olası. Eğer satışlar çok uzun sürerse, reel sektörün sabit sermaye yatırımı planları da ötelenebilir” dedi.