Seyahat endüstrisi gelmiş geçmiş en büyük krizlerinden birinin ardından yaralarını sararken, yeni normalini de kurgulama telaşı içinde. Nisan ayı itibarıyla global otel doluluk oranı yüzde 29’a kadar geriledi.
Bu oran 2019 yılında yüzde 71 seviyesindeydi. Sektör, tüketicide haziran ayı itibarıyla hareketlilik görüyor ve bu yeşil ışığı en iyi şekilde değerlendirmek için endişeleri anlayıp onları giderebilmeye odaklanıyor.
ÇELİŞKİLER GERİYOR
McKinsey’in son araştırması, tüketicilerin pandemi sonrası seyahat planlarken en önemli endişesinin yüzde 40 ile “otel odasında kalmak” olduğunu ortaya koydu. Başka birilerinin kısa süre önce terk ettiği bir odada saatlerini geçirmek tüketiciyi endişelendiriyor.
Bunda en etkili faktör, hijyen standartlarının sürekli değişmesi, virüse ve temizliğe dair birbiriyle çelişen açıklamalar yapılması. Otel olanaklarını kullanmak, otelde yemek yemek de öne çıkan endişeler arasında. Bunları, check-in ve check-out süreçlerine dair endişeler izliyor.
BAVULLAR VE GÜVENLİK
Araştırmada tüketicilerin uçak yolculuğuna dair endişeleri de sorulmuş. Buna göre en büyük endişeler uçuş zamanı ve yolcularla temas etmek olarak öne çıkıyor. Uçak tuvaletini kullanmak, güvenlikten geçmek, bavulları uçağa vermek de endişe edilen süreçlerin başında geliyor.
SEKTÖRÜN KADERİ BU HAFTA SONU BELLİ OLACAK
İngiltere bu hafta sonu turizm koridorunun ayrıntılarını açıklayacak. Planın pazartesi açıklanması bekleniyor. İngilizler için karantinasız gidilip dönülebilecek ülkelerin yer alacağı koridorun bu yaz sektörün kaderini belirleyeceği yorumu yapılıyor.
Fransa, İtalya, Belçika, Almanya, İspanya ve Yunanistan’ın yanı sıra Türkiye ve Dubai’nin de masada olduğu planda Portekiz’in son vaka artışları ile liste dışı kaldığı belirtiliyor.