TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Kavlak: “İçimize sinmeyen bir rakam olursa imzalamayız”

turk-is-genel-sekreteri-kavlak-icimize-sinmeyen-bir-rakam-olursa-imzalamayiz-QXCt17mV.jpg

TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Kavlak: “İçimize sinmeyen bir rakam olursa imzalamayız” / Haberin Peşinde Urfa

TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, asgari ücretle ilgili açıklama yaptı.

TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, asgari ücretle ilgili açıklama yaptı.

Kavlak’ın açıklamalarından bazı satır başları şöyle:

“Türkiye’de gelir ve kazanç üzerinden alınan vergilerin yaklaşık 3’te 2’si ücretliler tarafından ödenmektedir. Dolaylı vergilerin ağırlığı da Türkiye’deki vergi sistemini daha da adaletsiz hale getirmektedir. Toplam vergi gelirleri içerisinde yüzde 70’lere ulaşma dolaylı vergiler çalışanların vergi yükünü daha da arttırmaktadır. Dar ve sabit gelirli kesimlerin beklentisi çağdaş ve adil bir vergi sisteminin oluşturulmasıdır. Bu kapsamda vergi olanları ile gelir vergisi tarifesinde ücretliler lehine ayrım yapılması gerekmektedir.

Ücretlilerin enflasyona karşı korunması için ülkemizdeki sendikalaşma ve toplu sözleşme kapsamının geliştirilmesi zorunludur. Çünkü ücretli çalışanlar eğer sendika üyesi ise ve toplu iş sözleşmesi kapsamında ise enflasyona karşı daha korunaklı olmaktadır. Avrupa Birliği ülkelerinde toplu pazarlık kapsama oranı yüzde 60’dır. OCD ülkelerinde bu oran yüzde 30 düzeylerindedir. IRO’ya göre Türkiye’de genel olarak yüzde 7,5 civarındadır özel sektörde ise yüzde 6,6’nın altındadır. Bu durum Türkiye’de asgari ücret civarında çalışanların oranını arttırmaktadır.

Araştırmalar asgari ücret ve civarında çalışanların oranını yüzde 50lerin üstünde olduğunu gösteriyor. Asgari ücretin arttırılması kadar önemli olan konu ülkemizde asgari ücretle çalışanların sayısının düşürülmesidir. Asgari ücret kapsamının düşürülmesinin yolu ise sendika örgütlenmelerinin önündeki engelleri kaldırılarak toplu pazarlık sisteminin geliştirilmesidir.

Soru-Toplantı devam ederken çalışma bakanlığı da bir araştırma raporu masaya koyuldu. Araştırma komisyonu da kamuoyuyla da paylaştı. Oradaki grafikerde asgari ücrete dair kamuoyunun beklentisi asgari ücrete dair işçiden fazla olduğu gözlenir siz bunu gördüğünüzde ne düşündünüz?

Dün Türkiye ihracatçılar birliği başkanının bir açıklaması olmuştu ona karşılık yanıtınızı açarsanız sevinirim.

Biz çalışma hayatının değişenleri olarak işverenleri bir elmanın yarısı çalışanları da bir yarısı görüyoruz. Eğer bugün Türkiye ihracat rakamlarında bu rakamlara ulaştıysa bunda emekçinin çalışanın büyük payı var. Asgari ücretle ilgili konuşmayan herhalde bir tek biziz. Herkes kendini yerini bilecek. Eğer onlar bugün ihracat şampiyonu oldularsa bu işletmelerde çalışan emekçiler sayesinde olmuştur. Bugün eğer asgari ücret 400 500 Dolar olursa biz ihracat yapamayız diyen olursa o kendine işçi değil köle arıyor demektir. İkincisi de şu çalışma bakanlığı rakamları açıkladı sayın Türk İş başkanımız daha önce bir televizyon programına katıldı. Oradaki hanımefendi dedi ki siz açlık sınırının altında bir asgari ücret imzalar mısınız diye bir soru sordu. Başkanımızda kesinlikle kırmızı çizgimiz biz onun altına düşmeyiz dedi. Dün de kendisi burada açıklamasını yaptı bizim başlangıç ücretimiz o dedi. Son 20 yılda asgari ücrete 29,8 kat zam yapılmış. Aynı zaman dilimde ortalama memur maaşları 16 kat artmış. Ortalama kamu işçisi maaşları 14 kat artmış. Ortalama işçi emeklileri maaşları 16 kat artmış. Ortalama memur emekli maaşları 13 kat artmış. Yani asgari ücreti çok arttırmak yani 30 kat arttırılmasına rağmen niye asgari ücret konuşuluyor? yetmediği için konuşuluyor. Türkiye’de bu işin çözümü örgütlenmek sendikalı olmaktır. Yoksa asgari ücreti arttırıyorsunuz ama gelen zamlarla asgari ücret en fazla 2-3 ay sonra alım gücünü yitiriyor. Ama sendikalı örgüt işyerlerinde öyle değil. Bugün TÜİK rakamlarının üstüne basılmasına rağmen bizim yaptığımız sözleşmeyi biliyorsunuz. 1 yıl içerisinde yaklaşık %139 zam aldık. Ancak çalışanlar örgütlenirse bunun önüne geçebilir.

Soru-Vergide de sizin talebiniz var daha somut örnekler verebilir misiniz. Bir de Ergün başkanının vergi asgari ücretten daha önemlidir açıklamasının altında ne yatıyor.?

Vergide yapılan herhangi bir düzenleme yaklaşık 14 milyonu ilgilendiriyor. Geçen sene asgari ücreti vergi dışı bıraktık. Ve asgari ücret kadar geliri de vergi dışı bıraktık. Bu her çalışanın cebine 9bin 200 lira para bıraktı. Bunu hissedebildiniz mi bu sene hissedemediniz nedeni ise verginin birinci matrağı gerektiği kadar yükselmediği için hissedemediniz. Size bir örnek vereyim 14 milyondan asgari ücretlileri çıkartırsak birinci ayda aldığı ile yıl sonunda aldığı arasında 1500 TL fark ediyor. Onun için Türkiye’de vergi çalışanların üzerinde inanılmaz bir yük. Bunun mutlaka düzenlenmesi gerekir. Ergün başkanın da söylemek istediği bu.

Soru-Dün ki anket sonuçlarında istihdamın korunmasına dair da bazı veriler vardı. Asgari ücretin artması ile birlikte katılımcıların yüzde 25’i işten çıkartmaların olabileceğini söylüyor. İşverenlerin de yaklaşık yüzde 70’i de yine işten çıkartılmanın olacağını söylüyor. Asgari ücret karşısında istihdam nasıl korunacak?

Biraz önce söylediğim gibi asgari ücretlilerde istihdamı korumanın tek yolu örgütlü olmaktır. Sendikasız yerlerde işten çıkarılma korkusu olanların ilacı örgütlenmedir. Örgütlenme olmadığı sürece asgari ücrete gelen artıştan sonra işverenin tehdidini de çok konuşuruz işte ihracat hedefine ulaşamayız diye tehdit eder, işten atmayla tehdit eder. Değerli arkadaşlar örgütlenme olmadığı sürece hepimiz yoksullukta buluşuruz.

Örgütlenme tahminime göre 2023 de meclisin gündemine gelecektir. Özellikle bu tespite itiraz etmesi işverenin davaların 6 7 yıl sürmesinin önüne geçecek bir çalışmayı bitirdik. 2023 de meclise gelecek büyük ihtimalle.

Asgari ücret 4. Toplantıda yani 12.ayın içerisinde bitecek Vergi dilimleri birinci ayın birinden sonra belirlenecek.

Soru- Dünkü toplantıda siz bir rakam söylediniz. İşverenler de bir fiyat söylediler. Çalışma bakanlığı da anket sonucunu toplantı devam ederken açıkladı fiyat verildi mi?

Üçüncü ya da dördüncü toplantıya kadar fiyat verileceğini zannetmiyorum. Bizim birtakım isteklerimiz oldu işçi tarafında bunların çalışma bakanlığı tarafında masaya getirilmesi ondan sonra görüşmelerin daha somurt olarak görüşülmesi taleplerimiz oldu. Toplantıda bizim bazı taleplerimiz mesela ticaret bakanlığı hazineden TÜİK’ten birtakım rakamlar istedik onları. TÜİK’in dengeli beslenme ile ilgili onları yani buna benzer yedi sekiz kalem veri istedik onlar geldikten sonra tekrar görüşmelere devam edeceğiz.

Soru- Sizin istediğiniz bir rakam olmazsa Türk İş ne yapacak sadece imza atmama ile mi kalacak? Üçlü mutabakat çıkar mı öyle bir hava hissediyor musunuz.?

Değerli arkadaşlar asgari ücret 40 yıldır toplanıyor. Türk işin imza atmama dışında bir eylem yapma şansı yok çünkü asgari ücretliler örgütlü değil. Şimdi ben sendikacıyım bir işyerinin toplu sözleşme müzakerelerine giriyorum. Anlaşamıyorum arabulucu geliyor anlaşamıyorum grev kararı alıyorum anlaşamıyorum grevi uygulama kararı alıyorum. Ya sözleşme bitiyor ya grev devam ediyor burada öyle bir şey söz konusu değil. Eğer üçlü mutabakat sağlanmazsa imza atmayacağız. Niye atmadığımızı da çıkıp kamuoyuna basına açıklayacağız. Bunun daha ilerisinde yapabileceğimiz bir şey yok.”

Hibya Haber Ajansı

Exit mobile version