TTB’den Giresun açıklaması: Enfeksiyon riski artabilir / Haberin Peşinde Urfa
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi, önceki gün yaşanan sel felaketine dikkat çekerek, Giresun’un çevre sağlığı hizmetlerinde önceliğe sahip olduğunu açıkladı. Sel felaketinin bölgede enfeksiyon riskini artırdığı belirtilirken, “COVİD-19 pandemi sürecine ilişkin çalışmalar da unutulmadan, aksatılmadan ve gevşetilmeden daha ayrıntılı ve özenli yapılmak zorundadır” açıklaması yapıldı.
TTB Merkez Konseyi, 22 Ağustos 2020 günü akşam saatlerinde Giresun’un Dereli, Doğankent ve Yağlıdere ilçelerinde büyük hasara neden olan sel felaketiyle ilgili bir açıklama yaptı.
Açıklamada, yaşanan felaketin plansız ve bilinçsiz yerleşimler, çarpık kentleşme ile yanlış arazi kullanımından kaynaklandığına dikkat çekilerek “Güncel COVİD-19 salgınının kontrol altına alınamamasında da çarpık kentleşme etkin bir faktör olduğu bilinmelidir” görüşü dile getirilerek felaket sonrası ortaya çıkacak sorunlar ve çözümleriyle ilgili görüşler kamuoyu ile paylaşıldı.
COVID-19 SÜRECİ ZORLU VE SORUNLU HALE GELDİ
Pek çok olağandışı durumda olduğu gibi, sellerde de çevre sağlığı hizmetleri, sağlık hizmetleri yönetiminde önceliğe sahip olduğuna dikkat çeken TTB şu uyarıyı yaptı:
“Her zaman özenle yürütülmesi gereken koruyucu sağlık hizmetleri, sel sonrasında da aksatılmadan sürdürülmelidir. Diğer taraftan; Giresun’da yaşanan sel felaketi, içinde bulunduğumuz Covid-19 pandemi sürecinin bölgedeki yönetimini daha zorlu ve sorunlu hale getirecektir. Sele bağlı önlemlerin yanı sıra COVİD-19 pandemi sürecine ilişkin çalışmalar da unutulmadan, aksatılmadan ve gevşetilmeden daha ayrıntılı ve özenli yapılmak zorundadır.”.
ENFEKSİYON RİSKİ ARTABİLİR
Giresun’da selden sonra belli bölgelerde su ve kanalizasyon sistemlerinde bozulma olacağının öngörülmesi gerektiği belirtilen açıklamada ayrıca şu uyarılara yer verildi:
İVEDİLİKLE RİSK ANALİZİ YAPILMALI
Yaşanacak bu ve benzeri olumsuzluklarla mücadele için yapılması gerekenler TTB tarafından şöyle sıralandı: “Tüm bu sorunların giderilebilmesi için ivedilikle risk analizi yapılmalı. Sel riski olan bölgede, hangi sağlık sorunlarının yaşanabileceği önceden değerlendirilmeli, hastalık/sağlık sorunlarının erken belirlenmesi için düzenli bir bilgi toplama sistemi oluşturulmalı.
Selden etkilenen evlerde yaşayanlar her gün ziyaret edilerek sağlık sorunları izlenmeli, günlük temiz su sağlanmalı, klor tabletleri dağıtılmalı. Fare ve benzeri kemiricilerin risk durumu değerlendirilmeli. Aşılama hizmetleri aksatılmadan sürdürülmeli, özellikle gebe ve çocukların rutin aşıları aksatılmamalıdır. Sel sırasında toprak, çamur ile kirlenmiş, derin yarası olanların tetanos bağışıklaması yapılmalıdır.”
KOŞULSUZ DESTEK VERİLECEK
Bölgedeki çalışmalara TTB’nin tüm birimleriyle her türlü katkıyı vermeye hazır olduğunun altı çizilen açıklamada “Halkımızın can ve mal güvenliğini tehdit eden olağandışı durumlarda koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetleri başta olmak üzere her türlü desteği koşulsuz vereceğimizden; doğayı ve kentlerimizi kar ve rant hırsı ile talan eden politikalara karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizden hiç kimsenin kuşkusu olmasın” görüşlerine yer verildi.