TKYD Anadolu Panelleri’nin dördüncüsü Kocaeli’de yapıldı / Haberin Peşinde Urfa

Kurumsal yönetim anlayışının ülkede tanınması, gelişmesi ve en iyi uygulamalarıyla hayata geçirilmesi amacıyla 2003 yılından beri faaliyetlerini yürüten Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD)’nin, Dünya Gazetesi işbirliği ve Yapı Kredi sponsorluğunda gerçekleştirdiği “Anadolu Panelleri Serisi”nde  Kocaeli Sanayi Odası’nın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Panele Kocaeli’de faaliyet gösteren firmaların temsilcileri de katıldı.

Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’nin (TKYD) Dünya Gazetesi iş birliği Yapı Kredi sponsorluğunda hayata geçirdiği, Anadolu’daki şirketlere kurumsal yönetimin öneminin anlatıldığı “Anadolu Panelleri” serisinin bir yenisi Kocaeli Sanayi Odası’nın ev sahipliğinde yapıldı.

Panelin açılışında konuşan TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, “TKYD olarak son 20 yıldır edindiğimiz bilgi birikimiyle Anadolu’yu şehir şehir geziyoruz. Kurumsal yönetim ilkelerinin benimsenmesine katkı sağlamak için çalışıyoruz. Değişimi yalnızca kendi şirketimiz için değil ülkemizin, toplumumuzun refahı için de gerçekleştirmeliyiz” mesajını verdi.

Kurumsal yönetim anlayışının ülkede tanınması, gelişmesi ve en iyi uygulamalarıyla hayata geçirilmesi amacıyla 2003 yılından beri faaliyetlerini yürüten Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD)’nin, Dünya Gazetesi işbirliği ve Yapı Kredi sponsorluğunda gerçekleştirdiği “Anadolu Panelleri Serisi”nde  Kocaeli Sanayi Odası’nın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Panele Kocaeli’de faaliyet gösteren firmaların temsilcileri de katıldı.

 “Neden Kurumsal Yönetim?” konulu panelin moderatörlüğünü Dünya Gazetesi Yayın Koordinatörü ve Köşe yazarı Vahap Munyar yaptı. Panelde, TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, Kocaeli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Yapı Kredi Yönetim Kurulu Üyesi ve Koç Holding Baş Ekonomisti Dr. Ahmet Çimenoğlu ile Akplas Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Böyet konuşmacı olarak yer aldı.

Panelin açılışında konuşan TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, dünyada ve Türkiye’de yaşanan son gelişmelerin kurumsal yönetim kavramının, ülkelerin ve kurumların rekabetçiliğini devam ettirebilmeleri için ne derece önemli bir araç olduğunu ortaya koyduğuna dikkat çekti. “Yorulmadan, yılmadan TKYD olarak son 20 yıldır edindiğimiz bilgi birikimiyle Anadolu’yu şehir şehir geziyoruz. Kurumsal yönetim ilkelerinin benimsenmesine katkı sağlamak için çalışıyoruz. Değişimi yalnızca kendi şirketimiz için değil ülkemizin, toplumumuzun refahı için de gerçekleştirmeliyiz” diyen Dr. Tamer Saka, şunları söyledi:

“Kocaeli yüzölçümü küçük ama ekonomi içindeki yeri ve etkisi büyük bir ilimiz. Kocaeli’nin Türkiye imalat sanayisine sağladığı katkı yüzde 13 civarındadır. Otomotiv sanayisinin önemli bir bölümü Kocaeli’de faaliyet gösteriyor. Türkiye araç üretiminin yüzde 38,9’u Kocaeli’de yapılmaktadır. Sadece otomotiv de değil aynı zamanda Kocaeli’nin Türkiye kimya sanayisi içerisindeki üretim payı yüzde 27, metal sanayisi üretiminin payı da yüzde 19 seviyesinde bulunmaktadır.

Sayın Başkan daha detaylı rakamlar verebilir ancak yerli yabancı yaklaşık 3.500 işletmeye bölge ev sahipliği yapmaktadır. Yine Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 19’unun Kocaeli’den yapıldığını biliyoruz. Gelinen noktada kurumsal yönetim ilkelerinin Türkiye’nin her şehrinde olduğu gibi Kocaeli için de teknoloji, yeşil ekonomi, inovasyon destekli üretime, çağın gerekleri ile donanmış insan kaynağı ve veri üzerine inşa edilmiş yeni, yaratıcı ve uygulanabilir stratejilere ve büyüme modeline ihtiyaç vardır. Ülke sanayisi için çok önemli kurumlara evsahipliği yapan Kocaeli kurumsal yönetim konusunda da Türkiye’ye öncülük yapabilir.”

2000’li yılların başından beri Türkiye’de kurumsal yönetim alanında birçok gelişme yaşandığına işaret eden Dr. Tamer Saka, “Son birkaç yıldır dünyada yaşanan hızlı gelişmelerin yarattığı etkiler dışında, Türkiye’deki yasal ve düzenleyici kurumların, kurumsal yönetim alanında en iyi uygulamalara yakın düzenlemeleri hayata soktuğunu söyleyebiliriz. Tüm bu düzenlemeleri ise kurumsal yönetimin şekilsel altyapısını oluşturan unsurlar olarak değerlendirebiliriz. Bir ülkede kurumsal yönetimin gelişmesi ve yaygınlaşması adına şekilsel altyapılar gerekli ancak yeterli değil. En az bu düzenlemeler kadar davranışsal boyutta da ilerleme sağlanması önemli ve kritik” değerlendirmesini yaptı.

Yaşanan krizler kurumsal yönetimin önemini gösterdi

Kocaeli Sanayi Odası (KSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu da konuşmasında,

Kocaeli’nin İstanbul, İzmir ve Ankara’dan sonra toplanan vergilerin yaklaşık yüzde 10’unu karşılayan dördüncü il olduğunu belirterek, 2021 yılında Kocaeli’nin 110.2 milyar TL vergi ödediğini belirtti.

Zeytinoğlu, “Devlete en fazla kazanç sağlayan kentiz” dedi.  

Zeytinoğlu şöyle konuştu; ”Yeni dünya düzeni şekillenirken, işletmeler hızlı bir değişim süreci geçiriyor. Yeşil dönüşüm ve dijitalleşme ile başlayan süreç, Covid 19, Ukrayna-Rusya savaşı ve ardından gelen ve küresel ölçekte yaşanan çeşitli tedarik zinciri sorunları, enerji krizi, maliyet ve hammadde sorunları, sürdürülebilirlik ve kurumsal yönetimin önemini bir kez daha gösterdi. Şirketlerimizin, şekillenmekte olan bu yeni dünya düzenine uyum sağlayabilmeleri ve mevcut sorunlarla başa çıkabilmeleri; yönetim anlayışlarını ve iş yapma kültürlerini bu değişime uyum sağlayacak şekilde kurgulamaları ile mümkün olacaktır.

Şirketlerimizin topluma ve çevreye değer katacak çalışmalar yapmaları ve kurumsal yönetim anlayışlarını da buna göre şekillendirmeleri gerekiyor. Ülkemizde aile işletmelerinin sürdürülebilirliğinin yolu; şahsa bağlı olmadan faaliyetlerini sürdürmesini sağlayacak olan kurumsal yönetim anlayışının güçlendirilmesinden geçiyor.”

“Vehbi Koç, işini iyi yapanı bulmaya çalışmış”

Yapı Kredi Yönetim Kurulu Üyesi  ve Koç Holding Baş Ekonomisti Dr. Ahmet Çimenoğlu panelde yaptığı konuşmada, bankaların kurumsal yönetimi tercih eden şirketlerle çalışmaya yakın olduklarını söyledi. 

Çimenoğlu konuşmasında özetle şu görüşleri dile getirdi: “Bankaların dönüştürücü bir gücü var. Şirketler ister istemez kurumsal yönetime doğru dönüşecekler. Sermaye ne olacak diye şirket sahibi dertlenirse o şirket kurumsallaşıyor. Aile yönetim kurulunda yer alabilir. Günlük işlerde ise aile olmamalı, profesyoneller olmalı. Kurucumuz Vehbi Koç işi en iyi kim yapıyorsa o lideri bulmaya çalışmış. Dünya ekonomik anlamda kötü durumda. Dünya’da sistem değişiyor. Örneğin Tüpraş 10 yılda 10 milyar dolar karbon salınımı için yatırım yapacak.”

Akplas Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Böyet ise şirketleri kişilerin kurduğunu ancak kurumsal olarak yönetilmesi gerektiğini söyledi. Böyet; “Ben şirkette hissedar olarak devam ediyorum. Çocuk yaşta, 9 yaşından itibaren şirkete gelmeye başladım. Patron çocuğu olunca kendimi geliştireceğim ortam olmalıydı. Kore’de çalıştım  tecrübe edindim. Şirketimizde genel müdür yardımcıları bana rol model oldu. Bakış açımızda, yol çizmemizde etkili oldu.Yeni jenerasyonda çabuk kırılmalar oluyor. TKYD’nin “Yönetim Kurulu Üyeliği Mentorluk ve Geliştirme Programı” çok kıymetli. Mentor önerileri var. Konjonktüre ayak uydurmak için TKYD’nin önerileri önemli” diye konuştu.

Hibya Haber Ajansı