Swap sözleşmeleri / Haberin Peşinde Urfa
Temel olarak, iki veya daha fazla ülkenin ticaret ve uluslararası ticari ödemelerde kendi yerel para birimlerini kullanma kararıdır, bu nedenle dolar ve euro gibi uluslararası kabul görmüş rezerv para birimlerini harcamak zorunda kalmazlar.
Döviz swap anlaşması nedir? Temel olarak, iki veya daha fazla ülkenin ticaret ve uluslararası ticari ödemelerde kendi yerel para birimlerini kullanma kararıdır, bu nedenle dolar ve euro gibi uluslararası kabul görmüş rezerv para birimlerini harcamak zorunda kalmazlar.
Örneğin, Türkiye-BAE swap anlaşması durumunda, Abu Dabi Türkiye Merkez Bankası’nda bir lira hesabı açtı ve Ankara, BAE Merkez Bankası’nda bir dirhem hesabı açtı. BAE’ye nominal 18 milyar dirhem ve Türkiye’deki 64 milyar lira eşdeğeri, orada üç yıllık bir süre için saklanmak üzere yerleştirildi.
Fed ile hangi ülkeler swap anlaşması yaptı?
Gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiler arasındaki döviz swap anlaşmaları… Fed, swap hatlarını Brezilya, Meksika, Güney Kore ve Singapur’a kadar genişletti. ECB, takas hatlarını Hırvatistan ve Macaristan’a genişletti ve dört ek repo anlaşması imzaladı.
2020’de, COVID-19 krizi sırasında hem Fed hem de ECB, gelişmekte olan ülke merkez bankaları için yeniden swap hatlarını genişletti. Fed, 19 Mart’ta Brezilya, Meksika, Güney Kore ve Singapur için acil durum hatlarını onayladı – 2008’de swap hatlarını alan aynı gelişmekte olan ülkeler. Gelişmiş dünya acil durum swap hatlarında olduğu gibi, Fed hatları altı ay ve daha sonrasında takip eden Mart ayına kadar yeniledi. 15 Nisan’da ECB, Hırvatistan’a geçici bir hat onayladı ve sekiz gün sonra Macaristan’a bir hat verdi. Pandeminin ilk aylarında ECB ayrıca Arnavutluk, Kuzey Makedonya, San Marino ve Sırbistan ile de geri alım anlaşmaları yaptı.
Swap sözleşmelerinin özellikleri… Mbastudymaterial’e göre, bir swap sözleşmesini tanımlayan 7 önemli özellik vardır:
1.Temel olarak bir forward: Bir swap, bir forward kombinasyonundan başka bir şey değildir. (Forward sözleşmelerin tüm özelliklerine sahiptir)
2. İsteklerin çifte çakışması: Swap, eşit ve zıt ihtiyaçları olan iki tarafın birbiriyle temas kurmasını gerektirir, yani faiz oranı piyasadan piyasaya ve piyasanın kendisinde farklılık gösterir.
3. Karşılaştırmalı kredi avantajları: Değişken faizli borçlarda karşılaştırmalı kredi avantajından yararlanan borçlular, tahvil gibi sabit faizli borçlarda karşılaştırmalı üstünlüğe sahip borçlularla değişken faizli döviz swapı için bir swap anlaşması yapacaklardır.
4. Esneklik: Kısa vadeli piyasada, borç verenler, değişken faiz oranını (kısa vadeli oran) piyasada hüküm süren koşullara ve borçlunun mevcut finansal durumuna göre ayarlama esnekliğine sahiptir.
5. Aracının gerekliliği: Swap, ihtiyaçları birbirine zıt ancak eşleşen iki karşı tarafın varlığını gerektirir.
6. Takas: Swap sözleşmesinde belirli bir anapara tutarı belirtilmekle birlikte anapara değişimi yoktur. Öte yandan, sabit oranlı bir faiz akışı, değişken bir faiz oranıyla değiştirilir ve bu nedenle, tek bir ödeme yerine nakit akışları vardır.
7. Uzun vadeli anlaşma: Genellikle, vadeli işlemler yalnızca kısa bir süre için düzenlenir. Uzun vadeli faiz sözleşmeleri, daha fazla risk içerdiğinden (temerrüt riski, faiz oranı dalgalanması riski vb.) pek tercih edilmeyebilir.
TCMB ve diğer MB’lerle olan swap hatları Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 19 Ocak 2022 günü yaptığı açıklamada, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkez bankalarının nominal büyüklüğü 18 milyar BAE dirhemi ve 64 milyar TL (4,7 milyar $) tutarında bir swap anlaşması imzaladığını duyurdu.
İki ülke arasındaki mali işbirliğini daha da güçlendirmek amacıyla ikili ticareti teşvik etmek üzere tasarlanan anlaşma, karşılıklı anlaşma yoluyla uzatma olasılığı ile üç yıllık bir süre için geçerli olacak.
Merkez bankasının Çin, Katar ve Güney Kore ile 23 milyar dolar değerinde swap anlaşması bulunuyor. Bu anlaşmalar yerel para birimlerinde ticareti teşvik ederken, merkez bankasının brüt rezervlerini de artıracak.
Güney Kore ile geçerlilik süresi bugünden itibaren 3 yıl ve iki taraf arasında karşılıklı anlaşma ile uzatılabilir. Bu anlaşma, iki ülkenin ekonomik kalkınması için swapla finanse edilen bir ticaret anlaşması ve finansal işbirliği yoluyla ikili ticareti teşvik etmek için tasarlanmıştır. İki taraf, bunun iki kurum arasındaki işbirliğini daha da güçlendireceğini umuyor.
Çin’e gelince, anlaşma 30 Mayıs 2019’da imzalandı ve 2021 Haziran ortasında genişletildi. Vade tarihi belirtilmemekle beraber, Haziran 2021’deki artıştan sonra en az 3 yıl daha anlaşmanın sürmesini bekleyebiliriz.
Son olarak Türkiye’nin sahip olduğu en önemli anlaşma Katar. İlk olarak 2018’de 5 milyar dolara imzalanmış, Mayıs 2021’de 15 milyar dolara yükseltilmiş ve en az 3 yıl daha uzatılmıştır.
Türkiye’nin para swapı anlaşmaları brüt rezervlerini artırıyor
Swap anlaşmalarının TCMB döviz rezervlerine etkisi TCMB’nin TL para swapı piyasasının temel amacı, bankaların TL ve YP likidite yönetiminde esnekliği ve araç çeşitliliğini artırmaktır. Piyasa Kasım 2018’de faaliyete geçmiştir. Bu piyasada yapılan işlemler, uzun vadeli bir etki yaratmadan sadece TCMB rezervlerini geçici olarak artırmaktadır.
İşlemler önceden belirlenmiş limitler dahilinde gerçekleştirildiğinden, offshore swap piyasasının ikamesi olarak değerlendirilmemelidir. Bununla birlikte, mevcut OTC işlemlerini organize bir borsaya kaydırmanın faydaları, artan şeffaflık, operasyonel risk, maliyet azaltma, merkezi takas, izleme, raporlama ve sistemik riski azaltma açısından açıktır.
Türkiye’nin döviz swap piyasası bankacılık sektörü için önemlidir. Swaplar bankalar tarafından ağırlıklı olarak döviz varlıklarının döviz riski almadan TL’ye çevrilmesi amacıyla kullanılmaktadır. Son dönemde, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Türk bankalarının döviz swapı ve yabancı karşı taraflarla swap benzeri işlemlerin toplam nominal anapara tutarını, yerli bankaların TL ödeyip döviz alabilmeleri için ilgili bankanın yasal sermayesinin en fazla %25’i ile sınırlandırmıştır. Bu eşik, yabancı karşı tarafların TL likiditesine erişimini de sınırlamıştır. Temel amaç, finansal istikrarı desteklemek ve döviz kuru oynaklığını azaltmaktı. Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte döviz piyasalarında oynaklık gerçekten düştü ve TL’deki değer kaybı ivme kaybetti.
Sonuç? Başlıca gelişmiş ekonomilerdeki politika normalleşmesi, gelişen piyasa ekonomilerini (GOÜ) birçok kanaldan etkileyerek merkez bankaları için büyük zorluklar ortaya çıkarıyor. GOÜ’ler para, maliye, döviz kuru ve makroihtiyati politikaları içeren bir politika araç setini benimsemiştir. 2007 mali krizinden bu yana, dünya çapındaki merkez bankaları birbirleriyle çok sayıda ikili para swapı anlaşması imzaladılar. Bu anlaşmalar, bir ülkedeki merkez bankasının para birimini, genellikle kendi ulusal para birimini belirli bir miktarda yabancı para birimi karşılığında değiştirmesine izin verir.
2018’den bu yana, lira ABD doları karşısında aniden dalgalanmaya başladığında, Türk hükümeti G-20 ülkesinin para birimi üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla diğer ülkelerle para swapı anlaşmaları aradı. Merkez bankasının Çin, Katar ve Güney Kore ile 23 milyar dolar değerinde swap anlaşması bulunuyor. Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkez bankaları arasında imzalanan 5 milyar dolarlık ikili para swap anlaşması ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam swap anlaşmaları 28 milyar dolara ulaştı. Bu adımlar; Genel olarak baktığımızda brüt rezervleri olumlu yönde etkiliyor. Biz ise olaya daha çok net rezervler ve swap hariç net rezervler açısından bakıyoruz.
Kaynak Enver Erkan / Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı