Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, virüsün havadan bulaşma riskini ilişkin, Covid-19’un ağırlığı olan bir damlacık olduğunu ve damlacık ne kadar büyükse o kadar çabuk yere indiğini söyledi. Prof. Dr. Aydın, “Yere düşene kadar geçen zaman dilimi içerisinde arkadan gelen kişi de o damlacık koridoruna girmiş oluyorsa, bulaş söz konusudur. Ama genel olarak bu bulaş çok yaygın değil” dedi.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Biyoloji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, corona virüsünün havada asılı kalarak sanılandan çok daha uzaktaki kişilere bulaşabileceği iddiasını değerlendirdi.
Prof. Dr. Aydın, Covid-19’un ağırlığı olan bir damlacık olduğunu ve damlacık ne kadar büyükse o kadar çabuk yere indiğini belirterek, “Yani damlacık 1-2 dakika içerisinde yere inebiliyor. Yere düşene kadar geçen zaman dilimi içerisinde arkadan gelen kişi de o damlacık koridoruna girmiş oluyorsa bulaş söz konusudur. Ama genel olarak bu bulaş çok yaygın değil.
Bütün bulaşların yüzde 90-95’i iki kişinin karşılıklı maskesiz ve mesafesiz konuşması aracılığı ile oluyor. Damlacık birisinin ağzından çıktığında 1,5 metre mesafe içerisinde başkasının ağzından, burnundan ya da gözünden geçme imkanı bulabiliyorsa. bulaş ihtimali söz konusu oluyor” diye konuştu.
‘7-10 DAKİKADA KESİN YERE DÜŞÜYOR’
Prof. Dr. Aydın, Covid-19’lu hastanın öksürdüğü yerde başka bir kişiye bulaş olmaması için 7-10 dakikalık bir sürenin geçmesi gerektiğini ifade ederek, “Ağırlığın etkisiyle o damlacık 7-10 dakika içerisinde yere düşüyor. Aslında 1-2 dakikalık süre içerisinde de düşebiliyor; ama 7-10 dakikalık süre içerisinde damlacığın orada kesin olarak yere düştüğünü söyleyebiliyoruz.
Fakat bunlar bulaş ihtimallerinin dışında sayılabilecek kadar düşük. O nedenle siz kendinizi ve toplumu koruma adına maskeli bir şekilde yolda giderken karşınızdan da bir kişi maskesiz geliyorsa, tedbir olarak adımınızı bir adım sağa ya da bir adım sola atarak yanından geçin. Veya o maskesiz kişi yanınızdan geçerken sırtınızı dönüp onun solunum hava koridoruna girmeyin” dedi.
‘KLİMANIN ESİNTİSİYLE VİRÜS 5-6 METRE GİDEBİLİYOR’
Yaz aylarında klimaların virüsü yaygınlaştırma ihtimaline de değinen Prof. Dr. Aydın, “Bir mekanda ya da koridorda; insan kalabalığının olduğu yerde oradaki merkezi klima sistemleri tüm havayı toparlayıp yine tüm havayı bir filtreden geçirmeden o ortama veriyorsa orada elbette virüsü tekrardan verdiği için bunu oradaki kişilerin alması söz konusu.
Ancak AVM’lerde Sağlık Bakanlığı’nın belirlediği rehbere göre yüzde 100 temiz havayı dışarıdan almak da şu an için söz konusu bir durum. Temiz havayı yüzde 100 dışarıdan alan bir klimanın içeriye virüs vererek birilerini enfekte etmesi de söz konusu değil. Uçaklarda yüksek filtrelemeye sahip klimalarda da virüsü yayma söz konusu değil.
Ancak kapalı alanlarda ağırlıklı olarak da buzdolabı tipi veya ayaklı vantilatör dediğimiz klimalarda kişinin konuşma alanına o seviyeden gelen bir rüzgar sistemi, 5-6 metreye kadar klimanın esintisiyle virüsü götürebilir. Ve bu böyle olduğu için de kapalı mekanlara gittiğiniz zaman oralarda mutlaka klimanın açısını ve klimayla aranızda birisi söz konusu ise oradan da çıkabilecek bir virüsün size kadar ulaşabileceğini söylememiz lazım” diye konuştu. DHA