Avrupa merkezli otomotiv üreticileri, Covid-19 virüsünün yarattığı kayıpları gerekçe göstererek, yıl sonunda devreye girecek emisyon takviminin ertelenmesini talep ediyorlardı. Ancak Almanya’nın dün tarihi adımla sadece elektrikli ve hibrit araçlara teşvik verip, dizel ve benzinlinin üzerinden desteğini çekmesi, erteleme ihtimalinin bir bakıma sona ermesini sağladı.
Emre ÖZPEYNİRCİ/ANALİZ
Hatırlatmak gerekirse Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, 1990’ların başından bu yana çevreyi kirleten egzoz gazı emisyonunu kontrol altında tutma amaçlı normlar belirlerken, en büyük hamleyi 2020 sonundan itibaren başlatmaya hazırlanıyor. Buna göre 2021’den itibaren AB içinde satılan tüm otomobillerde karbondioksit (CO²) miktarı kilometre başına ortalama 95 grama indirilmek zorunda. Toplam satışlarında bu ortalamayı tutturamayan markalar ise büyük ceza ile karşı karşıya kalacak.
Ancak tüm bu gelişmeler ışığında Avrupa’da mart ayından itibaren etkisini artıran corona virüs salgını nedeniyle tüm planlar alt üst oldu. Tüm Avrupa’da otomotiv üretimleri 2 aya yakın dururken, bayiler kapandı, satışlar son 3 ayda ciddi şekilde düştü. Üretim cephesinde ise şu ana kadar 2 milyon adedin üzerinde kayıp ortaya çıktı.
ACEA’DAN RESMİ TALEP
Otomotiv markalarının köşeye sıkıştığı, mali olarak sıkıntı yaşadığı ve hükümet fonlarıyla kendisini çevirdiği bir dönemde, AB Komisyonu’nun emisyon kararını ertelemesi bekleniyordu. Hatta Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) bu konuda resmi olarak AB Komisyonu’na erteleme taleplerini iletti.
Bu noktada özellikle kendi otomotiv markalarına sahip olan Almanya-Fransa ve İtalya gibi ülkelerden erteleme taleplerinin daha fazla geleceği düşünülüyordu. Yoksa otomotiv markası olmayan AB üyesi diğer ülkeler vatandaşların sağlığını ön planda tutarak, erteleme talebine sıcak bakmıyordu. Sonuç olarak Almanya’nın dün aldığı yeni teşvik kararı, bünyesinde güçlü otomotiv markaları olan bir ülkenin dâhi çevre ve insan sağlığını ön planda tutarak emisyon takviminde esmene yapmak istemediğini gösterdi.
ESNEMEYECEĞİ ORTADA
Bu durumda Avrupa Birliği Komisyonu’nun emisyon regülasyonunu esnetmeyeceği yani 2021 takvimini ötelemeyeceği beklentisi ağır basmaya başladı. Bunun yerine elektrikli araçlara teşvik vererek, gelişen ve çevreci teknolojilere destek vermenin tercih edildiği anlaşılıyor.
Bu arada ülkemizde de daha önce olduğu gibi bazı yerli üreticiler tarafından emisyon regülasyonunun Türkiye’de satılacak araçlar için ertelenmesi talebinin de söz konusu olduğu iddia ediliyor. Kuşkusuz geçen sefer ertelemeyen bakanlığın bu kez konuya nasıl bakacağı merak ediliyor.