Pandemi en ağır darbeyi parkinsonlulara vurdu / Haberin Peşinde Urfa
Covid-19 pandemisi ölümlerden sonra en ağır darbeyi 150 bin parkinson hastasına vurdu. Çoğu 60 yaş üzeri parkinsonlular eve kapanmak zorunda kaldı, bu nedenle durumları çok daha ağırlaştı. Parkinson Hastaları Derneği, 11 Nisan Dünya Parkinson Gününde destek çağrısında bulundu.
Bütün dünyanın Covid-19 pandemisi nedeniyle alt üst olduğu günlerde süreci çok daha ağır geçiren kesimlerden biri de parkinson hastaları.
Pandemi sürecinde evlerden zorunlu olarak çıkamayan hastaların zaten hastalıktan kaynaklı kısıtlanan hareketleri artık hayati bir krize dönüşüyor.
Parkinsonu yaşayan insanları daha iyi anlayabilmek için her yıl 11 Nisan tarihi tüm dünyada ‘’Dünya Parkinson Farkındalık Günü” olarak çeşitli etkinliklerle değerlendiriliyor.
Akdeniz Üniversitesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sibel Özkaynak, parkinson hastalığının beyinde hareketle ilişkili bir bölgenin hücre kaybından dolayı erken yaşlanması olduğunu belirterek alzheimerdan sonra yaşlılarda ikinci sıklıkta görüldüğünü açıkladı.
PROF. DR. ARAS: “PARKİNSONDA PATLAMA YAŞANACAK”
Sakarya Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı hekimi Doç. Dr. Yeşim Güzey Aras, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Önümüzdeki yıllarda ülkemizde parkinson hastalığında bir patlama yaşanacağını aktaran Doç. Dr. Aras, “Ülkemizde her yıl yaklaşık 10 bin kişiye Parkinson teşhisi konuluyor ve 2030 yılında hasta sayısının iki katına çıkması bekleniyor” dedi.
150 BİN PARKİNSON HASTASI VAR
Hastalığın genellikle 60 yaş üzeri bireylerde görüldüğünü ifade eden Parkinson Hastaları Derneği Başkanı Gülnur Kelçe, Türkiye’de 150 bin civarında hasta olduğunu kaydetti.
Pandemi sürecinde evlerden zorunlu olarak çıkamayan hastaların zaten hastalıktan kaynaklı kısıtlanan hareketleri son derece olumsuz etkilendiğini kaydeden Kelçe şöyle konuştu:
- Pandemiden önce dernek merkezinde belirlenen günlerde hastaların becerilerini geliştirmek ve hastaları rehabilite etmek amacıyla hasta öğreticiler eşliğinde atölye çalışmaları düzenleniyordu.
- Toplum içinde yer alabilmeleri adına, kahvaltı, gezi, kermes, sergi, konser film günleri, yoga, origami, psiko-drama, eğlenceli yemek organizasyonları düzenleniyordu.
- Pandemi sürcinde hastalık bulguları arttı, hayatları zorlaştı. Hastanelere gitmeye çekinen parkinsonlu bireyler doktorlarına ulaşmakla ilgili sıkıntılarla karşı karşıya kaldı.
- Son derece fayda gördükleri fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezlerine gitmeye de çekindikleri için hem psikolojik hem de fiziksel yönden zor duruma düştü.
- Bu zorlu süreçte her ne kadar yüz yüze gelerek toplanılamasa da sosyal medyayı daha aktif kullanarak destek olmaya çalışıyoruz.
PARKİNSON KOROSUNDAN AŞIK VEYSEL YORUMU
Parkinson Hastaları Derneği üyelerinden oluşan Parkinson Korosu, 11 Nisan Dünya Parkinson Farkındalık Günü dolayısıyla Şef Zeki Özgör yönetiminde bir de klip hazırladı. Derneğin Instagram hesabında paylaşılan klipte parkinson hastaları Aşık Veysel’in bir türküsünü seslendirdi.
“EŞİME VE DEDEME AYNI YIL PARKİNSON TEŞHİSİ KONULDU”
Parkinson Hastaları Derneği Başkanı Gülnur Kelçe İzmir’de eski bir Rum evinde doğmuş. Yıllarca baba mesleği olan ticaretle uğraşırken başına gelenleri şöyle anlatıyor:
“1995 yılında eşime ve dedeme aynı yıl parkinson teşhisi konuldu. Hayatta her şeyin başı sağlıktır. İnsanlar sağlığın önemini, kıymetini, sağlıklarını kaybedince fark eder, anlar.
Nasrettin Hoca’nın dediği gibi ‘’Damdan düşenin halini damdan düşenler anlar” düşüncesiyle yıllarca verilen mücadeleler sonucunda Parkinson hastalarının sesi olabilmek, yaşam kalitelerini yükseltebilmek, yalnız olmadıklarını göstermek, yaşamlarını kolaylaştırmak için Parkinson Hastaları Derneğini kurduk.”
(.-.)