Obeziteye cerrahi çözüm / Haberin Peşinde Urfa
Vücut sağlığını çok yönlü etkileyen obezite için 5 farklı cerrahi yöntem uygulanıyor. Doç. Mehmet Karabulut, “Ameliyat sonrası verilen kilolar şeker, tansiyon gibi hastalıkların iyileşmesini sağlıyor” dedi.
Obezite dünyada önemli halk sağlığı sorunlarının başında gelirken, ülkemizde ise her 3 kişiden biri bu hastalıkla mücadele ediyor. Stres, kaygı bozukluğu, depresyon ile mücadele eden kişilerde ortaya çıkan yeme bozukluğunun obeziteye davetiye çıkardığını belirten uzmanlar, bu kişilerin çoğu kez kendilerini sakinleştirmek maksadıyla yemeğe sarıldığını söylüyor.
SBÜ Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Robotik ve Laporoskopik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Karabulut, obezitenin vücut sağlığını çok yönlü etkilediğine dikkat çekti. Karabulut, 5 farklı obezite cerrahi yöntemini Yeni Şafak için yazdı.
ÖLÇÜNÜZÜ KONTROL ETTİRİN
Vücutta sağlığı bozacak ölçüde aşırı ve anormal yağ birikmesi olarak tanımlanan obezitenin tespiti için DSÖ’nün Vücut Kitle İndesksi (VKİ) dikkate alınıyor. VKİ, kilogram olarak ağırlığın, metre cinsinden boy uzunluğunun karesine bölünmesiyle elde ediliyor. Buna göre VKİ; 18, 5 kg/m.’nin altında olanlar: Zayıf, 18.5 – 24, 9 kg/m. arasında olanlar: Normal kilolu,25 – 29, 9 kg/m. arasında olanlar: Fazla kilolu,30 – 39, 9 kg/m. arasında olanlar: Obez,40 kg/m.’nin üzerinde olanlar: İleri derecede obez (morbid obez) olarak tanımlanıyor.
OBEZİTE HASTALIKLARI TETİKLİYOR
Hastalık şeker, tansiyon gibi hastalıkları tetikliyor. Obezite cerrahisinin temel amacı kilo verimi değil. Ameliyat sonrası verilen kilolar, bu hastalıkların iyileşmesini sağlıyor. Eklem ağrıları ve uyku apnesi gibi durumların tamamen ortadan kalkması da mümkün.
KİMLER AMELİYAT OLABİLİR?
İleri derecede obez olanlar ameliyat listesinde ilk sırada yer alırken, aşırı şişmanlığa bağlı tip-2 şeker hastalığı, hipertansiyonu olanlar ameliyat olabiliyor. Obeziteye bağlı yeni tip-2 şeker ve metabolizma bozukluğu olan ve VKİ’si 30 – 35 arasındaki hastalara hekim kararı ile ameliyat yapılabiliyor.
İşte cerrahi yöntemler
– Mide bir tüp haline geliyor
Mide küçültme ameliyatı olarak bilinen tüp mide ameliyatında midenin yaklaşık yüzde 90’ı çıkarılıyor. Mideyi bir tüp haline getiren yöntem,kişinin kilo alımını azaltıyor.
– Ameliyat sonrası takip şart
Midenin hacmini küçülterek, bağırsakların bir bölümünü devre dışı bırakan Gastrik Bypass yöntemi, yiyeceklerin bir kısmının emilmeden atılmasını hedefliyor. Yöntem hastaların daha az gıdayla doymasını sağlıyor. Operasyon sonrası kilo verme durumu 1.5 yıl devam edebiliyor.
– Küçük kesilerle büyük müdahale
Robot ‘da Vinci’ ile gerçekleştirilen ‘robot yardımlı laparoskopi’ küçük kesilerle müdahale imkanı sunuyor.
– Komplikasyona davetiye çıkıyor
Mide kelepçesi ile mide girişine şişirilebilir bir bant takılıyor. Bu yöntem gıda alınımını kısıtlayarak kilo kaybı sağlıyor. Enfeksiyon gibi çeşitli komplikasyonlara yol açtığı için günümüzde nadiren tercih ediliyor.
– Balon yeme kapasitesini azaltıyor
Midenin gıda alma kapasitesini düşürerek, çabuk doyma sağlayan Mide balonu ise bir ameliyat değil. 20-30 kilo fazlası olanlar ile morbid obezite cerrahisine hazırlanan aşırı kilolu süper obezlerin ameliyat öncesi kilo vermesi için uygulanıyor. İçine sıvı veya hava doldurulan bir balon, 15- 20 dakikada kişilere yerleştiriliyor. Mide balonu yönteminde, diyet yapılmazsa kilolar geri alınıyor.
Obezite,Bakırköy Dr. Sadi Konuk,Mehmet Karabulut,DSÖ