Modern çağın hastalığı: Telaş

modern-cagin-hastaligi-telas-452R7O5P.jpg

Modern çağın hastalığı: Telaş / Haberin Peşinde Urfa

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, modern çağın yaygın sorunları arasında yer alan, ‘telaş hastalığı’nı SÖZCÜ HaftaSonu’na anlattı…

Günlük yaşamda genellikle hep bir telaş içinde oradan oraya koşturuyor, ertesi günü hatta bir hafta sonrasını planlıyoruz. Daha uzun vadeli planlar da aklımızın bir köşesinde beklerken, bir türlü acelecilikten kurtulamıyoruz. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, modern çağın yaygın sorunları arasında yer alan, literatüre bir hastalık olarak geçmese de sürekli olarak iş yetiştirmeye çalışmanın ‘telaş hastalığı’ olarak adlandırıldığını belirterek bu durumun sağlığımıza etkilerini ve çözüm yollarını şöyle anlattı:

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz

Beynimizde sürekli arka planda çalışan bir sistem ve yetiştirilmesi gereken yığınla iş var… Ancak bu işlerin birçoğu fiziksel değil. Bu durum sürekli çalışan bir beyin ile birlikte, bağırsak problemleri, sırt ağrısı, uykusuzluk ya da yorgun uyanma, baş ağrısı gibi birbirinden alakasız görünen birçok belirti ile görülüyorsa artık bir hastalık gibi düşünülebilir. Milyonlarca yıldır atalarımız için yıllık izin, hafta sonu tatili yoktu. Ama aynı zamanda pazartesi sendromu, e-mail stresi de yoktu. Evden çalışmaya geçilmesiyle görev yükü daha da arttı. Telaş hastalığı yüksek tansiyon ve kalp problemleri için risk faktörlerinin başında geliyor. Ayrıca sürekli telaş ile yaşamak stres nedenidir.

BU BELİRTİLERE DİKKAT!

– Sürekli zihniniz karışık ve düşünce halinde ise,

Beynimi durduramıyorum uykuda bile çalışıyor diyorsanız,

– Uyku kaliteniz düştüyse,

Sabahları yorgun uyanıyor ya da gece uyuyamıyorsanız,

– Gün içinde enerjiniz düşükse,

Baş ağrısı, hazımsızlık, bağırsak problemleri ve sık soğuk algınlığı geçirme yakınmalarınız varsa nedeni telaş hastalığı olabilir…

NASIL BAŞA ÇIKARIZ?

– İşlerinizi sınırlandırın. Yapmanız gereken işleri sınırlandırmazsanız diğer işlerinizde de verimsiz ve başarısız olursunuz.

Fiziksel aktivite anksiyeteyi azaltmak için birebir. Hatta hafif depresyon için ilaç kullanmak yerine düzenli yürüyüş yapmak da aynı etkiye sahip. Açık havada yürüyüş en iyi tercih iken, doğada yapılırsa zihinsel ve fiziksel olarak en az 2 kat daha fayda sağlar.

– Meditasyon, nefes egzersizleri hatta örgü örmek faydalıdır. Her ne yaparsanız yapın zihnininizi boşaltmanız gerektiğini unutmayın.

Yoğun çalışanlar genellikle öğün atlar, az uyur ve hareketsiz bir yaşam sürer. Kısa bir süre sonra bel, sırt ağrıları başlar. Vücudun verdiği alarmları göz ardı etmeyin. 1 ayı geçen ağrılar riskli olmakla birlikte öncelikle neden kaynaklanabileceğini düşünün. Sırt ağrınız için masa başı egzersizler bile işe yarayabilir. En çok unutulan şey su içmektir. Masanızda hep şişe su bulundurun.

– Eğer sürekli bir insan yoğunluğu içindeyseniz her gün 15 dakika bile olsa tek başınıza bir odaya geçip kapınızı kapatıp oturun. Mümkünse hiçbir şey yapmadan ve düşünmeden kendinizle vakit geçirin.

Exit mobile version