Meme Kanserinde Uygulanan Tedaviler / Haberin Peşinde Urfa
Meme Kanseri için bilgi mi arıyorsunuz? Meme Kanserinde Uygulanan Tedaviler makalesine göz atın ve Meme Kanseri hakkında daha fazla bilgi edinin
Meme kanseri tedavisi planı kanserin tipine, büyüklüğüne, evresi ve derecesine, kanser hücrelerinin hormonlara duyarlı olup olmamasına göre yapılır. Ayrıca hastanın genel sağlık durumu ve tercihleri de dikkate alınmalıdır. Meme kanserini başarılı bir şekilde tedavi etmek, kanserden kurtulmak veya uzun süre kontrol altına almak anlamına gelir.
Son yıllarda, meme kanserine karşı umut ve heyecan veren çok sayıda tedavinin gelişmesine tanıklık edildi. Bu sayede bugün az sayıda tedavi seçeneği yerine, hastanın ve kanserin özelliklerine göre kişiselleşmiş çok sayıda tedavi seçeneği mevcuttur. Bu seçenekler arasında hastanın da kararını ve seçimini gerektiren çok sayıda durumun bulunması bazen zorlayıcı ve kafa karıştırıcı olabilmektedir. Bu konuda size yardımcı olabilecek, tedavi sürecinde her zaman yanınızda olacak, danışabileceğiniz, güvenebileceğiniz, adeta “meme kanseri koçunuz” olabilecek bir meme cerrahı belirlemeniz çok kritiktir.
Aslında en uygun tedaviyi planlayabilmek ve uygulayabilmek için tek bir hekimden çok, eş güdüm içinde çalışan meme cerrahı, tıbbi onkoloji uzmanı, radyasyon onkoloğu, plastik cerrah, genetik danışman gibi uzmanlardan oluşan bir ekibe ihtiyaç vardır. Bu ekibi koordine etme, hastayı yönlendirme, “meme kanseri koçu” olma sorumluluğu genellikle hastayı ilk gören meme cerrahının olmaktadır. Bu nedenle ilk başvuru esnasında doğru eğitime, deneyime ve uzmanlığa sahip hekimi bulmak çok önem taşımaktadır. Örneğin, tüm cerrahileri yapan bir genel cerrah ya da çok çeşitli kanser türlerini tedavi eden cerrahi onkolog yerine meme kanseri konusunda uzmanlaşmış bir meme cerrahı ve tıbbi onkolog seçmek daha akılcı durmaktadır.
Günümüzde meme kanseri tedavisinde cerrahi tedavi, kemoterapi, radyasyon tedavisi, hormon tedavisi ve hedefe yönelik tedaviler yapılmaktadır. Büyük olasılıkla tedavi planı bu tedavilerin kombinasyonunu içerecektir. Bu tedavilerin tümü kendine özgü farklı mekanizmalarla etki etmekte, ayrıca birlikte verildiklerinde ekstra etkili olabilmektedirler.
Meme kanseri için ilk uygulanan tedavi çoğu zaman cerrahi tedavidir. Farklı cerrahi tedavi seçenekleri arasından en uygun olana hasta ve meme cerrahı birlikte karar verecektir. Cerrahi tedavi olarak memenin tamamen alınması (mastektomi) ve meme koruyucu cerrahi (lumpektomi) ve ardından radyasyon tedavisi olmak üzere iki ana seçenek mevcuttur.
LUMPEKTOMİ (MEME KANSERİNİN ÇIKARILMASI)
Meme koruyucu cerrahi veya geniş lokal eksizyon olarak da ifade edilebilir. Lumpektomi esnasında, kanser kitlesi ve çevresindeki sağlıklı meme dokusundan küçük bir miktarı çıkarılır.
MASTEKTOMİ (TÜM MEMENİN ALINMASI)
Mastektomi, meme dokusunun tamamını (lobüller, kanallar, yağ dokusu ve meme ucu ve areola dahil olmak üzere meme derisinin bir kısmının çıkarıldığı ameliyattır. Meme dokusu ile birlikte aynı taraf koltuk altı lenf bezleri de çıkartılırsa Modifiye radikal mastektomi; koltuk altı lenf bezleri çıkarılmaz, sadece meme dokusu çıkarılırsa basit mastektomi olarak adlandırılır.
Bunların dışında memenin görünümünü iyileştirmek ve rekonstruktif tedavilere olanak sağlamak üzere seçilmiş vakalarda deri koruyucu mastektomi ve meme başı koruyucu mastektomi gibi daha yeni mastektomi teknikleri de uygulanabilir.
İnvazif meme kanseri olan hastalarda, lumpektomi ve mastektomi sırasında kanserin koltuk altı lenf bezlerine yayılıp yayılmadığını belirlemek için sentinel (bekçi) lenf bezi biyopsisi veya koltuk altı lenf bezi diseksiyonu yapılır. Sentinel lenf bezi biyopsisi çok daha sınırlı bir işlem olup ameliyat sonrası çok daha az soruna neden olmaktadır.
Sentinel lenf bezi tümörün lenfatik akımının ilk drene olduğu bir ya da birkaç lenf bezidir. Sentinel lenf bezlerinde kanser bulunmazsa, kalan lenf bezlerinde kanser bulunma şansı çok azdır, bu nedenle diğer lenf bezlerinin çıkarılmasına gerek yoktur. Sentinel lenf bezlerinde kanser saptanırsa, koltuk altındaki diğer lenf bezlerini de çıkarmak (koltuk altı lenf bezi diseksiyonu ) büyük olasılıkla gerekecektir.
KEMOTERAPİ
Hızlı çoğalan kanser hücrelerinin bölünmesin ve çoğalmasını önleyen ilaçlar kullanarak kanser hücrelerinin ölmesini sağlayan tedavidir. vücuda yayılma riski (metastaz) veya tekrarlama riski yüksek kanserlerde ameliyattan sonra (adjuvan) kemoterapi kullanılmaktadır.
Ayrıca kemoterapi bazen memede büyük bir kitleye neden olan ve/veya ilerlemiş kanserlerde (lokal ileri evre) ameliyattan önce (neoadjuvan) de kullanılabilir.
Kemoterapinin temel kullanım yerlerinden biri de vücuda yayılmış yani metastaz yapmış kanserlerin tedavisidir. Bu hastalarda ek olarak hormonoterapi, hedefe yönelik ajanlar ve bazı durumlarda cerrahi tedavi radyasyon tedavisi de kullanılabilir.
Kemoterapi yan etkileri kullanılan ilaçlara bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Sık karşılaşılan yan etkiler arasında saç dökülmesi, bulantı, kusma, yorgunluk ve enfeksiyon gelişme riskinin artması bulunur.
RADYASYON TEDAVİSİ
Kanser hücrelerini öldürmek için röntgen ışınları ve protonlar gibi yüksek güçlü enerji ışınları kullanılarak yapılan tedavidir. Genellikle bir cihaz yardımı ile vücut dışından uygulanabileceği gibi (eksternal radyoterapi) vücuda radyoaktif madde yerleştirerek de yapılabilir (brakiterapi).
Radyasyon tedavisi lumpektomiden sonra yaygın olarak kullanılır. Kanser nüksü riskinin düşük olduğu durumlarda, lumpektomi sonrası meme brakiterapisi de bir seçenek olabilir.
Büyük meme kanserleri ve/veya lenf bezlerine yayılmış kanserler için mastektomi sonrası da göğüs duvarına radyasyon tedavisi genellikle uygulanmaktadır.
Radyasyon tedavisinin yan etkileri arasında yorgunluk ve radyasyonun uygulandığı bölgede deride kızarıklık, güneş yanığı benzeri döküntüler bulunur. Göğüs dokusu da şişmiş veya sertleşmiş olabilir. Nadiren, kalp veya akciğerlerde hasar görülebileceği gibi daha uzun vadede ve çok nadiren tedavi edilen bölgede ikinci kanserler gibi daha ciddi problemler ortaya çıkabilir.
HORMONOTERAPİ
Hormonlara duyarlı, yani estrojen reseptörü (algılayıcı) pozitif (ER pozitif) ve/veya progesteron reseptörü pozitif (PR pozitif) meme kanserlerini tedavi etmek için hormonların salınımını veya etkilerini engelleyerek kanser hücrelerinin büyümelerini durdurmaya yönelik tedavilerdir. Genellikle diğer tedavilerle kombine olarak önce veya sonra verilebilir. Hormon tedavisinde kullanılabilecek birkaç tedavi seçeneği vardır:
Hormonların kanser hücrelerine bağlanmasını engelleyen ilaçlar (seçici östrojen reseptör modülatörleri)
Yumurtalıklarda hormon üretimini durduran ilaçlar veya cerrahi olarak yumurtalıkların çıkarılması.
Menopozdaki hastalarda yumurtalık dışı estrojen üretimini durduran ilaçlar (aromataz inhibitörleri)
Hormon tedavisinin sıcak basması, gece terlemesi ve vajinal kuruluk gibi yan etkilerinin yanı sıra kemik erimesi ve kan pıhtılaşması gibi daha ciddi yan etkileri de görülebilir.
HEDEFE YÖNELİK TEDAVİLER
Hedefe yönelik tedavi ilaçları, kanser hücreleri içindeki belirli anormalliklere saldırır.
Bu tedavilerden sık kullanılan birkaçı, bazı meme kanseri hücrelerinin fazla miktarda ürettiği, insan epidermal büyüme faktörü reseptörü 2 (HER2) olarak adlandırılan bir proteini hedef alır. Meme kanseri hücrelerinin büyümesine ve hayatta kalmasına yardımcı olan bu proteini hedef alan ilaçlar, sağlıklı hücreleri korurken kanser hücrelerine zarar verebilir.
Bunların dışında kanser hücreleri içindeki diğer bazı anormalliklere odaklanan hedefe yönelik tedavi ilaçları da mevcuttur. Pek çok ilacın araştırma çalışmaları da devam etmektedir.
MEME REKONSTRÜKSİYONU
Mastektomi ve bazıgeniş lumpektomilerden sonra memenin yeniden yapılandırılmasıdır. Bu ameliyat kanser için yapılan ameliyat ile eş zamanlı veya daha sonra yapılabilir.