Kronik hastalığı olanlara Ramazan tavsiyeleri / Haberin Peşinde Urfa
Oruçla birlikte hem uzun süreli açlık hem de sıvı kaybı kronik hastalıkları şiddetlendirebilir. İç hastalıkları uzmanı Dr. Yusuf Yıldırım bugünlerde ciddiye alınması gereken 10 kronik rahatsızlığı sıralayıp sağlıklı bir ramazan geçirmenin yollarını şöyle açıkladı:
1-DİYABET: Şeker hastaları ramazanda az ve sık beslenmeli. Tabii bu bütün diyabetliler için geçerli değil ama özellikle insülin kullananlar oruç tutma açısından sorun yaşayabilir. Bu nedenle şeker hastaları eğer oruç tutmak istiyorsa mutlaka hekimlerine danışmalı. Eğer bu kişiler programlarını oruç tutmaya uygun bir hale getirilebiliyorsa sorun yaşamazlar. Ancak şeker hastalarında sık sık şeker düşüklüğü olduğu için uzun süreli açlıklar bu atakları tetikler ve bu da kalp krizi, bilinç bozukluğu veya ani bayılma gibi sorunlara yol açabilir.
İç hastalıkları uzmanı Dr. Yusuf Yıldırım
2– İNSÜLİN DİRENCİ: İnsülin direnci günümüzde obezite ile birlikte artan bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsülin direnci yüksek olan hastalar uzun süre aç kaldıklarında şiddetli baş ağrısı, algıda problem, açlığa tahammülsüzlük, şeker düşüklüğü, kan şekeri problemleri yaşayabilir. Eğer kişi çok yüksek bir insülin direncine sahipse oruç tutmadan önce sağlık kontrollerini yaptırmalıdır.
3-KARACİĞER: Karaciğer yağlanması olan kişiler genellikle kan yağları yüksek, insülin dirençleri ve kan şekeri dengeleri uzun süreli bozuk olan kişilerdir. Bu kişiler gıda ve sıvı alımının azalmasıyla beraber soğuk terleme, şeker düşüşleri, bilinçle ilgili sorunlar, kalp ve tansiyon yüksekliği gibi problemler yaşayabilir. Dolayısıyla bu hastalığı olanların iftar ve sahurda ağır yemeklerden, hamurlu gıdalardan ve tatlılardan kaçınıp sebze ağırlıklı beslenmeleri gerekir.
4-KALP: Kalp hastaları için vücuttaki sıvı dengesi çok önemlidir. Açlığın oluşturduğu şeker düşüklüğü kalp üzerinde olumsuz etkiler yaratır. Açlık, susuzluk, yeterli uyku alamama vücut için bir stres kaynağıdır ve bu stres kalp üzerine ekstra bir yük oluşturur. Bu nedenle kalp hastaları ramazan ayında çok dikkatli olmalıdır. Oruç tutarken beslenme düzenleri de doktorları tarafından belirlenmeli, ‘tok tutsun’ diye çok yağlı yiyecekler tüketmekten kaçınmalıdırlar.
5-MİDE: Özellikle midesinde ülser olan kişiler açlığa karşı çok daha duyarlıdır. Ülseri olan kişiler aç kaldığında midelerindeki yara mide asidine karşı kendini sindirmeye başlar ve çok şiddetli mide ağrısı ve mide bulantısı sorunu yaşarlar. Bu da kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Bu nedenle mide hastalığı olanlar, ilaçlarını düzenli alarak sağlıklı bir oruç süreci geçirebilirler.
6-BAĞIRSAK: Kronik bağırsak hastalıkları olanları, oruç sürecinde açlık çok fazla yorar. Bu dönemde özellikle büyük abdest ile ilgili problemler artabilir. Karında şişkinlik, spazm, gaz şikayeti ve mide bulantıları sıklaşabilir. Bağırsak hastalığı olanların düzenli bir beslenme programların olmalıdır. İftarda ve sahurda yediklerine çok dikkat etmeli, hazır gıdalarla süt ve süt ürünlerini tüketmemeliler. İftar öğünlerini de bölerek yapmalılar.
7-MİGREN: Açlık migren ataklarını tetikleyen bir faktördür. Migren hastalığı olanlar açlığa karşı duyarlı insanlardır. Uygun olmayan beslenme şekilleri ramazanda migren ataklarını tetikleyebilir. Özellikle histamin içeriği yüksek (tütsülenmiş gıdalar ve bekletilmiş peynirler), çikolata veya kahve gibi gıdalar tükettiklerinde migren ataklarına yol açabilir. Bu kişiler de ramazanda doktor kontrolünde hem ilaç dozlarını ayarlamalı, hem de hem de beslenmelerine dikkat etmelidir.
8-BÖBREK: Böbrek rahatsızlığı olanlar sıvı tüketimini gün içerisine yayması gereken kişilerdir. Uzun süre su içmedikleri zaman bu hastaların böbrekleri zorlanabilir. Bu kişilerin sıvı dengesini sahurda ve iftarda çok iyi sağlaması lazım. Yine bu hastaların idrar sökücü ve diğer ilaçları doktorları tarafından düzenlenmelidir.
9-HİPERTANSİYON: Hipertansiyon hastalarının günlük yaşamlarında açlık-tokluk dengeli olmalıdır. Yüksek tansiyon problemi olanlar uzun süreli aç kaldıkları zaman tansiyonları yükselebilir. Bu nedenle yüksek tansiyonu olanların sıvı tüketimlerini iyi ayarlamaları gerekir. Ani kalp krizleri, vücut damarlarında problemler, kanamalar yaşanabilir. Bu nedenle ilaçlarının düzenlenmesi gerekir. Ayrıca tükettikleri tuz miktarına ve yağ tipine de dikkat etmeleri önemlidir.
10-HİPOGLİSEMİ: Obezite veya şeker hastası olmayan, normal kilolu ve hipoglisemi yani şeker düşüklüğü hastalığı olan kişiler vardır. Özellikle ramazan ayında uzamış açlıkta hipoglisemisi olanlar çok sıkıntı yaşar. Bu kişilerin açlıkta şekerleri 50-60’a kadar bilinç bozacak seviyelere düşebilir. Bu hastaların da uzun süreli açlığa dayanabilmeleri için mutlaka tedavilerinin düzenlenmesi gerekir.