İstiklal Marşı 10 kıtası sözleri: Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak! İstiklal Marşı oku

2535338_810x458

İstiklal Marşı, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin milli marşıdır. Şiir, 12 Mart 1921’de Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklâl Marşı olarak kabul edilmiştir. Bestesi Osman Zeki Üngör’e aittir. Orkestrasyonu Edgar Manas tarafından yapılmıştır. İşte İstiklal Marşı 10 kıtası ve sözleri

12 Mart 1921 tarihinde Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklal Marşı olarak kabul edilen Mehmet Akif Ersoy’un şiiri, haber olarak, gazete ve dergilerde geniş yer bulmuştur. İkamet etmekte olduğu Tacettin Dergâhı’nda Mehmet Akif’i ziyaret eden arkadaşları ve pek çok mebus samimi bir törenle şairi kutlamışlardır. Mehmet Akif, kazandığı 500 liralık ödülü yoksul kadın ve çocuklara iş öğreten Darülmesai’ye bağışlar. 

İstiklal Marşı 10 kıtadan oluşmaktadır. Genel olarak okullarda ya da törenlerde 2 kıta olarak okunmakta. İşte Mehmet Akif Ersoy’un kaleminden çıkan Türkiye Cumhuriyeti’nin milli marşı…

İSTİKLAL MARŞI 10 KITASI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.


Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal…
Hakkıdır, hakk’a tapan, milletimin istiklal!


Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.


Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
‘Medeniyet!’ dediğin tek dişi kalmış canavar?


Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va’dettigi günler hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.


Bastığın yerleri ‘toprak!’ diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.


Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.


Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.


O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na’şım;
O zaman yükselerek arsa değer belki başım.


Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk’a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Akif Ersoy

4 Mayıs 2007 tarihli, 5649 sayılı başka bir kanunla da her yıl İstiklal Marşı’nın kabul edildiği gün olan 12 Mart, Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü olarak kabul edilmiştir. Kanunla, bütün kamu kurum ve kuruluşlarının öncülüğünde,
halkımızın ve sivil kuruluşların iştiraki ile anma törenleri düzenlenmektedir. Hakikatte, büyük şairin ve arkadaşlarının, vatan topraklarının düşman işgalinden kurtulması için verdikleri mücadeleyi, bu uğurda canlarından ve mallarından yaptıkları fedakârlıkları hatırlamak, o büyük insanlardan ziyade gelecek nesillerin istifadesi içindir.

Exit mobile version