İstanbul Tabip Odası, maskelerin geçen iki haftada düzenli ve yeterli dağıtılmadığını belirterek, “Kamu hastanelerinin kendi ihtiyaçları için maske üretmeye başlatılacak olmaları stokların azaldığına göstermekte ve bu azalmanın yurt dışına yapılan yardımlar ve ihracattan kaynaklandığını düşündürtmektedir” açıklamasını yaptı. “Üç, beş maskeyi bile dağıtamaz duruma düşmek hicap vericidir” ifadelerine yer veren tabip odasının açıklamasında, konuyla ilgili çözüm önerilerine yer verildi.
İstanbul Tabip Odası (İTO), maske dağtımının yetersizliğiyle ilgili tespitlerini paylaşarak, konuyla ilgili çözüm önerilerini sundu.
Maske satışlarının herhangi bir yasal dayanağı olmadığı halde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “fiili olarak” yasaklandığını ifade eden İstanbul Tabip Odası, “Önce PTT, daha sonra eczanelerden ücretsiz maske dağıtılacağı duyuruldu, ancak aradan geçen iki haftaya rağmen düzenli ve yeterli dağıtım yapılamıyor, eczanelerden maske alabilen yurttaşlar ise maskelerin kalitesizliğinden şikayet ediyor” açıklamasını yaptı.
“STOKLARIN AZALMASI YURT DIŞI YARDIMLARINDAN KAYNAKLI OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜRMEKTE”
İTO’nun açıklamasında, “Son olarak da Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı “Tıbbi Maske İç İmkanlarla Üretim Kılavuzu”na göre kamu hastanelerinin kendi ihtiyaçları için maske üretmeye başlatılacak olmaları stokların azaldığına göstermekte ve bu azalmanın yurt dışına yapılan yardımlar ve ihracattan kaynaklandığını düşündürtmektedir” ifadeleri yer aldı.
ÜÇ, BEŞ MASKEYİ BİLE DAĞITAMAZ DURUMA DÜŞMEK HİCAP VERİCİDİR
“Üç, beş maskeyi bile dağıtamaz duruma düşmek hicap vericidir. Devasa bir tekstil sektörüne sahip olan Türkiye’nin olanakları, sağlık çalışanlarının ve bütün vatandaşlarının maske ihtiyacını kolaylıkla karşılayabilmek için yeterli; doğru bir yönetimle “maske sorunu”nun rahatça çözümü mümkündür” açıklamalarında bulunan İTO, konuyla ilgili şu çözüm önerilerini sundu:
* Bugünlerde yoğun olarak Koronavirüs pandemisiyle mücadele yürüten hastanelerimizin maske üretimi ile uğraşması doğru değildir.
* Dünyanın başka ülkelerine kişisel koruyucu ekipman ve ilaç yardımı yapmak kuşkusuz halklar arası dayanışma açısından anlamlı, öte yandan da “siyaseten prestijli” bir iştir; ancak bunun için öncelikle sağlık çalışanlarımızın ve vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir.
* Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde değişikliği yapılmalı, yurttaşlar ve sağlık çalışanlar için kişisel koruyucu ekipman ve hijyen malzeme paketi pandemi sona erene kadar kurumca bedeli karşılanacak tıbbi malzemeler listesine alınabilir.
* Maskelerin kullanım süreleri vatandaşların yaşlarına ve hastalıklarına göre belirlenmeli, yurttaşlar T.C Kimlik Numaraları ile eczanelerden SGK medulla girişi yapılarak maskelerin de içinde yer aldığı paketlerini alabilirler. (Bu şekilde maske dağıtımı takip edilebilir.)
* Eczanelerin yeterli olmadığı koşullarda başta belediyeler olmak üzere diğer kamu kurumları devreye sokulabilir.