Türkiye’nin yemek kültürüyle öne çıkan kentlerinin başında gelen Şanlıurfa’da, lop etin özel tekniklerle pişirilmesiyle hazırlanan “Göbeklitepe kebabı” şehrin yeni gözde lezzetleri arasına girdi.
Patlıcandan sadeye kadar birçok kebap çeşidinin maharetli ellerde pişirilmesi dolayısıyla “Kebap diyarı” olarak bilinen Şanlıurfa’da, son dönemde damakları tatlandıran “Göbeklitepe kebabı” yeni bir lezzet olarak ön plana çıkmaya başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2019’u “Göbeklitepe yılı” ilan etmesinin de etkisiyle ziyaretçi yoğunluğunun katlanarak artışı, Şanlıurfalı genç girişimci Fatih Dörtkardeş (32) için de ilham kaynağı oldu.
Dörtkardeş, ören yerinin “Tarihin sıfır noktası” olarak nitelendirilmesinden esinlenerek, dana etini en doğal haliyle sossuz ve lop olarak pişirmeye başladı. Mangal ile steak tarzını birleştiren Dörtkardeş’in “Göbeklitepe kebabı” adını verdiği yeni lezzetin müdavimlerinin sayısı da her geçen gün katlanarak artıyor.
Kentle özdeşleşen iddialı kebapların arasında giren bu tadı, Dörtkardeş kendine has pişirme tekniği ve sunumuyla müşterilerinin beğenisine sunuyor.
Sossuz ve lop olan yaklaşık 300 gramlık et, doğal haliyle sossuz marina edilerek müşteriye sunuluyor.
– “Steak ve mangal karışımı”
Genç kebapçı Fatih Dörtkardeş, yaptığı açıklamada, bölgede daha çok ocakbaşı kültürünün yaygın olduğunu söyledi.
Şehrin turizmine kendi sektörü aracılığıyla da farklı bir katkıda bulunmak istediğini anlatan Dörtkardeş, bu kapsamda uzun süren uğraş ve denemeleri sonucunda “Göbeklitepe kebabı” yapmaya karar verdiğini belirtti.
Müşterilerin beğenmesi üzerine yeni lezzetinin restoranın en önemli menüsü olmayı başardığını, amaçlarının baharattan ve sostan uzak gerçek etin lezzetinin tadına varılmasını sağlamak olduğunu vurgulayan Dörtkardeş, şöyle devam etti:
“Lezzetleriyle kebapların birbiriyle yarıştığı bir kentteyiz. Göbeklitepe kebabını biz en iyi ürünümüz olarak müşterimize sunuyoruz. Göbeklitepe kebabının bu kadar kısa sürede beğeni almasının sebebi kesinlikle eti sosa boğmadan doğal olarak müşterimize ikram etmemizden kaynaklanıyor. İçinde çok az bir zeytinyağı karışımı var. İnsanlar denedikçe sevdi sevdikçe de güzel geri dönüşler oldu. Bizim konseptimiz daha önce kimsenin denediği veya yaptığı bir konsept değil. Biz steak ile mangalı harmanlayarak ortaya farklı bir ürün çıkardık. Bugün iyi geri dönüşler almamızın en büyük göstergesi 11 ayda ikinci şube açmakla oldu. Başlangıçta yaklaşık 200 kapasiteli bir yerimiz var iken şu an ikinci şubemizi 700 kişilik bir yer olarak açtık. Bunu kebabımıza olan talebin en bariz göstergelerinden birisi olarak kabul ediyoruz. Bizi bu yerlere taşıyan da Göbeklitepe kebabımız oldu.”
– “Şiddetle tavsiye edeceğimiz lezzet”
Müşterilerden Şemsettin Şemsettinoğlu da çok farklı bir lezzeti tattıklarını, Göbeklitepe kebabı müdavimi olduğunu belirterek, “Çok lezzetli alışılmışın dışında bir lezzet. Kebaptan farklı bir lezzet. Yüzde yüz şiddetle tavsiye edeceğimiz bir lezzet sunuluyor. Çok güzel gelip de herkesin bunu tatmasını istiyoruz.” dedi.
Hüseyin Yılmaz da efsane bir lezzetle karşılaştığını vurgulayarak, etin has tadını damağında hissedebildiğini aktardı.