Euro bölgesinde enflasyon yüzde 2’ye yükseldi / Haberin Peşinde Urfa
Euro bölgesinde enflasyon yüzde 2 ile iki yılı aşkın bir döneminin zirvesine yükseldi. Yunanistan, yüzde -1,1’lik eksi enflasyonla bölgede en düşük enflasyona sahip ülke oldu.
Pandeminin ilk dönemlerinde 0 civarında olan gelişmiş ülkelerdeki enflasyon, başta enerji olmak üzere emtia fiyatlarındaki artışla birlikte yükselişe geçti. Parasal ve mali destek paketlerinin yanı sıra ekonomilerin yeniden açılmasıyla beraber artan talep de enflasyonu yükseltmeye başladı.
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, martta yüzde 1,3, nisanda yüzde 1,6 olan euro bölgesi yıllık enflasyonu, mayısta yüzde 2’ye yükseldi. Mayıs 2020’de bu oran yüzde 0,1, Aralık 2020’de yüzde -0,3 idi.
Euro bölgesinde enerji enflasyonu mayısta yıllık yüzde 13,1’e ulaştı. Bu rakam nisanda yüzde 10,4 idi. Hizmet enflasyonu yüzde 1,1’e yükselirken, gıda enflasyonu yüzde 0,6’ta yatay kaldı.
Euro bölgesinde Belçika, Almanya, Estonya, İrlanda, Yunanistan, İspanya, Fransa, İtalya, Güney Kıbrıs, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Avusturya, Portekiz, Slovenya, Slovakya ve Finlandiya bulunuyor.
Euro bölgesinde yıllık enflasyonda ilk sırada yüzde 4’lük oranla Lüksemburg bulunuyor.
Şu ülkeler ise AB üyesi olsalar da euro bölgesinde bulunmuyorlar: Bulgaristan, Çekya, Danimarka, Hırvatistan, Macaristan, Polonya, Romanya ve İsveç.
EN DÜŞÜK ENFLASYON YUNANİSTAN’DA
AB ülkeleri arasında mayısta en düşük enflasyon yüzde -1,1 ile Yunanistan’da kaydedildi.
Yunanistan’da mayısta aylık enflasyon ise yüzde -0,2 ile negatif bölgeye geri döndü.
Yunanistan’da yıllık enflasyon, Nisan 2020’den bu yana eksi seviyelerde bulunuyor. Mart 2021’de bu oran yüzde -2,0 seviyesindeydi.
Enflasyonun eksi seviyelerde bulunması (deflasyon), fiyatlar genel seviyesinde o dönem için düşüş olduğuna işaret ediyor.
Yüksek enflasyon gibi düşük ve eksi enflasyon da ekonomiler için sorun oluşturabiliyor. Eksi enflasyonda temel neden talep eksikliği ve ekonomideki durgunluk olabiliyor. Nitekim Yunanistan’da borç krizi sırasında halk büyük gelir kaybına uğramış ve talep eksikliğine bağlı olarak enflasyon uzun süre eksi seviyelerde kalmıştı.
Türkiye’de ise enflasyon nisanda yıllık yüzde 17,14 ile son iki yılın zirvesinde bulunuyor. Yüksek enflasyon, beraberinde yüksek faizi ve döviz kurlarındaki artışı getiriyor. Gelir dağılımı bozulurken, ülke ekonomisinde istikrarsızlığı artırıyor.