Kadınlık hormonu östrojenin corona virüsüne karşı koruduğu iddia edilirken Hamburg Eppendorf Üniversitesi Tıp Merkezi’nde yürütülen bir ön çalışmada ise COVID-19 nedeniyle hayatını kaybeden erkeklerin yüzde 70’e yakınında testosteron seviyelerinin yetersiz olduğu belirlendi. Konu ile ilgili Hattat Klinik Üroloji ve Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat önemli bilgiler verdi.
Hattat Klinik Üroloji ve Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat “Araştırmada hastanın durumunu ağırlaştıran sitokin fırtınasına, düşük testosteronlu erkeklerde daha sık rastlandığı görülüyor. Testosteron hem erkek hem de kadınlar da vücudun viral enfeksiyonlarla mücadele de dâhil olmak üzere çeşitli bağışıklık tepkilerini düzenlemede büyük önem taşıyor” dedi.
TESTOSTERONUN ETKİLERİ NELER?
Prof. Dr. Halim Hattat testosteron hormonunun diğer etkilerine de değinerek şunları söyledi: “Testosteron hormonunun cinsel istek üzerinde önemli bir etkisi var. Daha anne karnında etki göstermeye başlayan bu hormon erkek özelliklerinin oluşmasına katkıda bulunuyor. Cinsel organların gelişimi, ergenlikte kas kütlesi, ses kalınlaşması, vücut kıllarında artış gibi erkeksi vücut yapısının oluşmasında rol oynuyor.
Erişkin dönemde ise testosteron libido, cinsel aktivite, orgazm ve boşalma sıklığı üzerinde etki gösteriyor. Bu önemli hormon maalesef yaşla birlikte her yıl giderek azalarak orta yaşlarda artık eksikliğini belli etmeye başlıyor. Bu şikâyetler arasında cinsel isteksizlik, sertleşme sorunu, göbeklenme, güç kaybı gibi cinsel ve genel yan etkiler var.
Son yıllarda ise testosteronun çok daha erken yaşlardan itibaren düştüğüne tanıklık ediyoruz. Özellikle yaşam tarzının bu noktada önemli bir etkisi var. Dolayısıyla hem cinsel şikâyet yaşayan hem de testosteronu arttırmaya çalışan erkeklerde artış var.”
Testosteronu arttırmanın en kolay yolunun eksiklik durumunda takviye kullanmak olduğunu belirten Prof. Dr. Hattat, “Dikkatle yapılması gereken bu tedavi hem takip hem özen gerektiriyor. Aksi takdirde bir tedavi değil doping şekline dönüşebiliyor. Eksiklik ise basit bir kan testiyle anlaşılabiliyor. Sertleşme ve boşalma işlevi de desteklendiğinde testosteronun yarattığı libido kaybı gibi şikâyetler oldukça rahatlatılıyor” dedi.
TESTOSTERONU DOĞAL YOLLARDAN ARTIRMAK İÇİN…
Prof. Dr. Hattat testosteronu doğal yollardan arttırmak için yapılabilecekleri şöyle sıralıyor:
1. Yeterli uyuyun: Uykusuzluk vücudun normal çalışması ve testosteron üretimi için gerekli olan hormon ve kimyasalları bozuyor. Bir çalışmada sadece bir hafta kısıtlanmış uyku uyuyan erkeklerde testosteron seviyelerinin yüzde 15 azaldığı gösterildi. Bu yüzden özellikle uyku apnesi gibi bir probleminize varsa özellikle dikkat edin. Her gece 7-8 saat uyku uyuyun.
2. Sağlıklı bir kiloya inin: Vücuttaki yağ fazlalığı dolayısıyla salgılanan kimyasallar testosteron üretimini azaltıyor. Özellikle göbeklenmesi olan, karın içi yağ fazlalığı yaşayan erkekler dikkat.
3. Düzenli cinsel aktivitede bulunun: Cinsel aktivite testosteron seviyelerini olumlu etkiliyor. Burada periyodik bir beraberliği hedeflemek önemli. Özellikle 3 haftadan az bir sıklıkta cinsel aktivitede testosteron seviyeleri düşmeye başlıyor.
4. Hareket edin: Günde minimum 10 bin adım hedefi cinsel sağlık için de geçerli. Düzenli egzersiz yapan erkekler hem stres kimyasallarından kurtuluyor hem de hormon sistemlerini olumlu etkiliyor.
5. Psikolojiye dikkat: Testosteron üretimi duygusal beyinle iş birliği içinde gerçekleştiriliyor. Bu yüzden hayat tatmini az, stresini yönetemeyen, huzursuz, endişeli, mutsuz, depresif erkeklerde testosteron daha az üretilip andropozu erken başlatabiliyor.
6. İlaçları değerlendirin: Vitamin D, magnezyum, çinko seviyeleri testosteron üretimi için önemli. Eksiklik durumlarının tespit edilip desteklenmesi testosteron seviyesini olumlu etkiliyor. Bunun dışında bazı ilaçların örneğin kolesterol ilaçlarınızın testosteron üzerine olan etkilerini hekiminizle değerlendirmeniz faydalı olacaktır.
7. Sağlık sorunlarını gözden geçirin: Testosteron üretimi kabakulak, ortakulak enfeksiyonu gibi bazı hastalıklarda ve inmemiş testis probleminde, böbrek-karaciğer sorunlarında, tiroid problemlerinde ya da beyinde testosteron üretimini etkileyen bölümlerin hastalıklarında azalabilir. Bu nedenle kendi kendinize değil bir uzmanla iyi inceleyerek testosteron seviyelerinizi değerlendirin.
DHA