Dünya nüfusunun yüzde 43’ü iki dili aynı akıcılıkta konuşuyor!

dunya-nufusunun-yuzde-43u-iki-dili-ayni-akicilikta-konusuyor-qvDM95yH.jpg

Dünya nüfusunun yüzde 43’ü iki dili aynı akıcılıkta konuşuyor! / Haberin Peşinde Urfa

Dijitalleşmeyle birlikte, birden fazla dil konuşmak da gün geçtikçe kritik hale geliyor. Ilanguages’in konuya dair yayımladığı veriler dünya nüfusunun %43’ünün çift dilli olduğunu gösterirken, uzmanlar yabancı dil eğitiminin okul öncesi dönemde başlaması gerektiğine dikkat çekiyor.

Dijitalleşmeyle birlikte, birden fazla dil konuşmak da gün geçtikçe kritik hale geliyor. Ilanguages’in konuya dair yayımladığı veriler dünya nüfusunun %43’ünün çift dilli olduğunu gösterirken, uzmanlar yabancı dil eğitiminin okul öncesi dönemde başlaması gerektiğine dikkat çekiyor.

Dijitalleşmeyle birlikte sınırların ortadan kalktığı bir dünyada, iki hatta daha fazla dil bilmenin önemi gün geçtikçe artıyor. Ilanguages’in konuya dair yayımladığı veriler 2022 itibarıyla dünya nüfusunun %43’ünün iki farklı dili aynı akıcılıkta konuştuğuna işaret ederken, araştırmalar iş dünyasında çift dilli insanlara daha fazla istihdam alanı açıldığını gösteriyor ve global şirketlerin birçoğu işe alım yaparken çift dil konuşabilen kişileri %162 oranla daha çok tercih ediyor. Çocuklarının meslek hayatında ihtiyaç duyacağı tüm niteliklere sahip olması için erken yaşta dil öğrenmesini isteyen ebeveynlerin çözümü ise anaokulundan başlayarak çift dilli eğitim programı uygulayan okullar oluyor.

Uzmanların görüşlerinden hareketle çift dil öğrenerek yetişen çocukların çalışma belleklerini daha aktif kullandıklarına dikkat çeken İzmir merkezli Eraslan Bilingual Anaokulu Müdürü Pınar Taşezen Arslan, konuyu şu sözlerle değerlendirdi: “Gün boyunca çift dile maruz kalan öğrenciler kısa sürede iki dilde düşünme ve beraberinde konuşma becerilerine sahip oluyorlar. Bu sayede öğrencilerin konulara ve kavramlara yaklaşımı da daha yaratıcı ve çok boyutlu oluyor. Çift dilde eğitimin çıktılarını ise çok kısa sürede gözlemlemek mümkün. Eraslan’da anaokulundan liseye uzanan ve akademisyenlerle bir arada geliştirdiğimiz Bilingual Learners programını uyguluyoruz. Bu programla öğrencilerimiz gün boyu iki öğretmen eşliğinde iki dil konuşarak yaşıyorlar ve bu da onları eğitimlerinin devamında iki dili akıcı olarak konuşabilen bireyler haline getiriyor.”

Çocuklar ilk birkaç ay içerisinde İngilizce cümleler kuruyor

Eğitim programlarında öğrencilerin çift dilli düşünme ve kendini ifade edebilme yeteneklerini geliştirmeye odaklandıklarını aktaran Pınar Taşezen Arslan, “4 yaş itibarıyla başlayan programımızın ilk aşaması 2 yıl sürüyor. Oyun temelli ve interaktif olarak hazırladığımız Bilingual Learners programında, öğrencilere gün boyu iki öğretmen eşlik ediyor. Öğrenciler bu sayede hem okul gününün her anını keyifli ve özgür dil ortamında geçiriyor, hem de yabancı dili günlük hayatlarının bir parçası haline getirerek kısa sürede İngilizce cümleler kurmaya başlayabiliyor” dedi.

Çift dilde eğitimi yaşam biçimine dönüştürüyor

Çift dilde eğitimi öğrenciler için bir yaşam biçimine dönüştürdüklerini belirten Eraslan Bilingual Anaokulu Müdürü Pınar Taşezen Arslan, programlarını ilkokul, ortaokul ve lisede daha gelişmiş uygulamalarla sürdürdüklerini söyleyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Eraslan Bilingual Anaokulu’ndan ilkokula geçen öğrenciler, matematik, fen bilgisi ve hayat bilgisi derslerini 4 yıl boyunca çift dilde öğreniyorlar. Ortaokula geçtiklerinde ise CLIL yöntemiyle kurguladığımız derslerde öğrenciler yine tüm teorik bilgileri iki dilde almaya devam ediyorlar. Eraslan High Lisesi’ne başladıklarında Academic Writing programına dahil olan öğrenciler, 10. sınıf itibarıyla dünyada 3 bin 300 üniversitenin kabul ettiği Advanced Placement programıyla henüz lisedeyken üniversite dersleri alabiliyor. Bunlardan elde ettikleri başarıları ise üniversiteye başladıklarında kredi olarak saydırabiliyorlar.”

Globaldeki üniversitelerden ‘farklılaştırılmış eğitim’ modeline yoğun ilgi

Geliştirdikleri çift dil programının çıktılarının globaldeki üniversiteler tarafından takip edildiğini ve öğretmenlerinin uluslararası konferanslara davet edilerek deneyimlerini paylaşmalarının istendiğini söyleyen Pınar Taşezen Arslan, uyguladıkları eğitim metotları hakkında şu bilgileri paylaştı: “Öğrencilerin öğrenme stillerinin eğitimlerinde önemli bir role sahip olduğunu biliyoruz. Bu yüzden onların hem ilgi alanlarını hem de en kolay öğrenebilecekleri yöntemleri keşfettiğimiz farklılaştırılmış eğitim tekniklerini programımızın her aşamasına entegre ediyoruz. Farklı stillere uygun eğitim materyalleriyle derslerimizi istasyonlara ayırıyor ve her öğrenciye uygun maksimum öğrenme ortamı tasarlıyoruz ve tüm bunları çift dilde gerçekleştiriyoruz.”

Exit mobile version