DİSK: İşten çıkarma yasağı devam etmeli / Haberin Peşinde Urfa
Normalleşmeyle birlikte işten çıkarma haberleri birbirini izlerken, DİSK, işten çıkarma yasağının devamını, ücretsiz izin uygulamasına da son verilmesini istedi. SÖZCÜ’ye konuşan DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Türkiye tarihinin en büyük gelir ve istihdam kaybını yaşıyoruz. Son 1 yılda her üç kişiden biri işini kaybetti. Türkiye’de böylesi bir tablo varken var olan çok sınırlı önlemlerin de sonlandırılması bu tabloyu daha da ağırlaştıracak” dedi.
Normalleşme adımlarıyla birlikte işten çıkarma haberleri birbirini izlerken, son haber THY’den geldi. THY’de 24 çalışanın işine son verildi. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), salgın tedbirleri kapsamında uygulanan kısa çalışma ödeneği ve işten çıkarma yasağının sona ermesiyle ilgili açıklamada bulundu. Açıklamada, işten çıkarma yasağının devam etmesi gerektiği ifade edilirken ücretsiz izin uygulamasına son verilmesi gerektiği belirtildi.
DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu Sözcü’ye yaptığı açıklamada özellikle salgının etkileri henüz geçmemişken tedbirlerin ortadan kaldırılmasının işsizlikte tablonun daha da ağırlaşmasına neden olabileceğini savundu.
“EMEKLİ AYLIK VE GELİRLERİ ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNE YÜKSELTİLMELİDİR”
DİSK sosyal medya hesabından yapılan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi:
“İşten çıkarma yasağı istisnaları kaldırılarak devam etmeli, ücretsiz izin uygulamasına son verilmelidir.
Pandemide iş ve gelir kaybına uğrayan tüm işçilere asgari ücretten az olmamak üzere gelir desteği verilmeli, işsizlik ödeneğinden yararlanmak için öngörülen ağır koşullar kaldırılmalıdır.
Asgari ücretin tümüyle vergiden muaf tutulması ve asgari ücrete sağlanacak SGK prim desteği ile asgari ücretin brütü net olarak ödenmeli, böylece tüm işçilerin eline geçen nakit miktarı en az 750 TL artırılmalıdır.
Emekli aylık ve gelirleri asgari ücret düzeyine yükseltilmelidir.
Kayıt dışı çalışanların gelir kaybını gidermek için sosyal güvenlik sistemi içinde bir asgari gelir desteği sağlanmalı, yoksul haneleri desteklemek için aile sigortası kolu uygulaması başlatılmalıdır.
Kadınların ve gençlerin salgından çok daha olumsuz etkilendiği dikkate alınarak kadın ve genç istihdamı için özel önlemler alınmalıdır.
Uzaktan çalışma, hak kayıpları yaratmayacak ve işçi haklarını güvence altına alacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.”
“SOSYAL DEVLET ANLAYIŞI ŞART”
Gelişmelere ilişkin Sözcü’ye konuşan DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, işten çıkarma yasağını salgının yayılmaya başladığı ilk günden itibaren savunduklarını belirterek şunları söyledi:
“Pandemi çok ciddi bir ekonomik ve toplumsal tahribat yarattı bütün dünyada da Türkiye’de de. Pandeminin yarattığı toplumsal ve ekonomik tahribatı yani işsizliği, gelir kaybını gidermek açısından sosyal politikalar bir. İşten çıkarma yasağını da biz o nedenle ilk günden itibaren DİSK olarak savunduk, önerdik. Arkasından bir işten çıkarma yasağı geldi ama bazı istisnalar olduğu için Kod-29 diye bilinen biçimde çok sayıda işçi işten çıkarıldı. Ayrıca işten çıkarma yasağı ile birlikte ücretsiz izin dayatması geldi. Şimdi son derece sınırlı olan bu önlemler sanki pandeminin toplumsal tahribatı tümüyle ortadan kalkmış gibi sonlandırıldı. Oysa Türkiye tarihinin en büyük istihdam kaybını ve en büyük gelir kaybını yaşıyoruz. Pandemide son 1 yılda her üç kişiden biri işini kaybetti Türkiye’de. Böylesi bir tablo varken özellikle işsizlik rakamları ve gelir kayıpları ortadayken, bir takım yeni önlemler alınması gerekirken var olan çok sınırlı önlemlerin de sonlandırılması bu tabloyu daha da ağırlaştıracak”
“ÇOK CİDDİ İŞTEN ÇIKARMALAR BAŞLADI”
Dün itibariyle işten çıkarmaların başladığını belirten Çerkezoğlu, “Bu, toplu işten çıkarmalar biçiminde daha da artacak. Özellikle genç işsizlik, kadın işsizliği gerçekten ürkütücü boyutlara ulaşmış durumda. O nedenle yapılması gereken çok açık. Her şeyden önce işten çıkarma yasağının bütün istisnaları kaldırılarak devam etmesi ama ücretsiz izin uygulamasına mutlaka son verilmesi lazım. Bu süreçte işini ve gelirini kaybeden herkese asgari ücretten az olmamak üzere bir gelir desteği sağlamak şart. Özellikle asgari ücret üzerinde vergi ve kesinti yükünün hazineden karşılanması yoluyla yani devletin taşın altına elini koyması koşuluyla çok ciddi bir katkı, yine bütün çalışanlar açısından yoksullaşmayı gidermek açısından bir katkı sağlanmış olacaktır. Yani daha fazla sosyal politika sosyal devlet. Bu olmazsa eğer gerçekten işsizlikteki tablo daha da ağırlaşacak. Özellikle gelir dağılımı adaletsizliği yoksulluk daha da fazla artacak. Bu sürecin sonuçlarını önümüzdeki günlerde resmi rakamlarda da hem işsizlikteki artış olarak hem istihdamdaki daralmanın daha da derinleşmesi olarak gelir dağılımı adaletsizliği olarak zaten göreceğiz resmi verilerde” şeklinde konuştu.