DİSK Başkanı Çerkezoğlu emekli yasasını değerlendirdi

disk-baskani-cerkezoglu-emekli-yasasini-degerlendirdi-luXsyxc9.jpg

DİSK Başkanı Çerkezoğlu emekli yasasını değerlendirdi / Haberin Peşinde Urfa

DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, mecliste emekliler için görüşülen torba yasayı değerlendirdi. Çerkezoğlu, Türkiye tarihinin en büyük iş ve istihdam kaybı ile karşı karşıya olduklarını belirterek, “Meclisteki yasada da yine işverenlere çeşitli destekler var. Kısa çalışma ödeneği alan iş yerlerinde, normal çalışma düzenine geçilmesi durumunda hem işçiden kesilen hem de işverenin SGK  pirimlerinin tamamı işverene teşvik olarak verilecek ve bu işsizlik sigortası fonundaki işçiye ait olan paradan ödenecek” dedi. Çerkezoğlu, yasaya karşı olduklarını belirterek, en düşük emekli aylığının asgari ücret düzeyine çekilmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye’de yaklaşık 12 milyon emekli bulunuyor. Emekli olduktan sonra da yüz binlerce vatandaş, geçinemediği için çalışmak zorunda kalıyor. Nakdi ücret desteğinden yararlanabilmek için emekli aylığı almamak gerekiyor.

Dolayısıyla emekli olduktan sonra çalışanlardan ücretsiz izne ayrılanlar, nakdi ücret desteğinden de yararlanamıyor. Konu ile ilgili mecliste görüşülen torba yasayı DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfedarasyonu) Başkanı Arzu Çerkezoğlu’na sorduk. Çerkezoğlu, torba yasaya neden karşı olduklarını ve çözüm önerilerini Sözcü’ye anlattı.

DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfedarasyonu) Başkanı Arzu Çerkezoğlu

“EMEKLİLER GEÇİNEMEDİKLERİ İÇİN ÇALIŞMAK ZORUNDA KALIYOR”

Emekliliğin Türkiye’de artık bir hak olmaktan çıkartıldığını belirten Çerkezoğlu, şöyle devam etti;

“Vatandaşlar, emekli olduktan sonra son nefeslerini verene kadar insanca yaşayabilecekleri bir ücrete sahip olmak istiyor. 1999 yılında depremin tozu dumanı altında çıkartılan mezarda emeklilik dediğimiz yasa ile birlikte Türkiye’de hem emekli olmak zorlaştı hem de emeklilik maaşları sistematik olarak düşürüldü. Şu anda Türkiye’de asgari ücretin çok altında emekli maaşı ile geçinmeye çalışan milyonlarca insan var. Erdoğan Mart ayında ’emekli maaşını en düşük bin 500 yapacağız’ demişti. Bu da ülkemizde çalışan milyonlarca insanı nasıl bir yaşam koşullarına mahkum ettiğimizin aslında bir nevi itirafıdır. Emekliler bu rakamlarda geçinemedikleri için çalışmak zorunda kalıyor. Pandemi koşullarında yine çok ciddi iş ve istihdam kaybı yaşanıyor. İşverenlere işçileri tek taraflı ücretsiz izine ayırma hakkı verildi ve onlara da günlük 39 lira veriliyor yani açlık sınırının yarısından da az bir ücret veriliyor.

İŞÇİ DEĞİL SERMAYE KORUNUYOR”

En düşük emekli maaşının asgari ücret düzeyine çekilmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini kaydeden Çerkezoğlu, “Emekli olup da çalışmak zorunda olanlar bu ücretlendirmelerden yararlanamıyor. Zaten son derece düşük rakamlar ile emekliler iyice açlığa mahkum ediliyor. İşçi değil sermaye korunuyor. Meclisteki yasada  da yine işverenlere çeşitli destekler var, kısa çalışma ödeneği alan iş yerlerinde, normal çalışma düzenine geçilmesi durumunda hem işçiden kesilen hem işverenin SGK pirimlerinin tamamı işverene teşvik olarak verilecek ve bu işsizlik sigortası fonundaki işçiye ait olan paradan ödenecek” diye konuştu.

“TÜRKİYE TARİHİNİN EN BÜYÜK İŞ VE İSTİHDAM KAYBI”

Türkiye tarihinin en büyük iş ve istihdam kaybı ile karşı karşıya kalındığını belirten Çerkezoğlu, DİSK olarak çözüm önerilerini şöyle sıraladı;

*İşten çıkarma yasağının bütün istisnaları kaldırılarak devam etmesi

*Nakit ücret desteği ile ücretsiz izin uygulamasına son verilmesi

*Kısa çalışma ödeneğinden bütün çalışanların yararlanabilmesi için ön şartların ortadan kaldırılması

*En düşük kısa çalışma ödeneğinin de en az asgari ücret olması

*Asgari ücretin vergi dışı bırakılması

Exit mobile version