Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödül Töreni’nde konuştu

cumhurbaskani-erdogan-yurt-disi-muteahhitlik-hizmetleri-basari-odul-toreninde-konustu-VDFXshkc.jpg

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödül Töreni’nde konuştu / Haberin Peşinde Urfa

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödül Töreni’nde konuştu.

Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Ülkemiz 48 firmasıyla iftihar verici bir yer verde bulunuyor. Başbakanlığım ve cumhurbaşkanlığım dönemimde nasıl giderek arttığını bizzat şahit olarak da takip ettim. Firmalarımızı ülkemizi başarıyla temsil etmekten memnuniyet duyuyoruz.

Uluslararası altyapı yatırımlarında ilk sıralarda yer alması, ülkemizin bu alanda tecrübesi dikkate alındığında bu bizim avantajımızdır.

Küresel ekonomik krizin etkilediği sektörlerin en başında müteahhitlik gelmesine rağmen firmalarımızın yürüttüğü çalışmalardan memnuniyet duyuyoruz.

Türkiye son iki yılda havayolu, karayolu ve demiryolu altyapısın büyük ölçüde yenilemiştir.

Uluslararası müteahhitlik pazarı 750 milyar dolara çıkacak bunun yüzde 10-15’ini almalıyız.

Bu yatırımların yarısından fazlasının ülkemizin merkezinde bulunduğu coğrafyada gerçekleştiriliyor olması bizim avantajımızadır. Ülkemizin bu büyük pastadan aldığı payı ilk etapta 75 milyar dolara çıkarmayı hedeflemeliyiz. Türkiye son 20 yılda altyapısını büyük ölçüde yeniledi.

Bilindiği gibi ülkemiz dünyanın en büyük 250 uluslararası müteahhit listesinde 48 firmasıyla iftihar verici bir yerde bulunuyor. Aynı şekilde dünyanın en büyük 225 uluslararası teknik müşavirler listesinde de 7 firma ile temsil ediliyoruz. Başbakanlığım ve Cumhurbaşkanlığım döneminde bu sayıların nasıl giderek arttığını, firmalarımızın dünyanın dört bir yanındaki çalışmalarına bizzat şahit olarak da takip ettim.

Ülkemizin bu büyük pastadan aldığı payı, ilk etapta 75 milyar dolara çıkarmayı beraberce hedeflemeliyiz.

Uluslararası müteahhitlik hizmetlerinin büyüklüğünün 2030’larda 750 milyar dolar seviyesine çıkacağı öngörülmektedir. Ülkemizin bu büyük pastadan aldığı payı ilk etapta yüzde 10’a yani 75 milyar dolara çıkarmayı beraberce hedeflemeliyiz.

Bu hedefi 2053 vizyonumuzda da en az yüzde 15 olarak belirlememiz gerektiğine inanıyorum. Son yarım asırda dünyanın 131 farklı ülkesinde 460 milyar dolarlık proje yürüten müteahhitlerimiz için ülkemizin geldiği seviye dikkate alındığında bu hedefin gayet gerçekçi olduğundan şüphe duymuyorum. Bu projelerin yüzde 90’ının son 20 yılda gerçekleştiğine de özellikle dikkatlerinizi çekmek istiyorum. Dövizden istihdama, teknoloji transferinden makine parkının geliştirilmesine kadar pek çok alanda sayısız faydası olan uluslararası müteahhitlik hizmetlerini tüm imkanlarımızla desteklemeyi sürdüreceğiz.

Vergi konusuyla ilgili olarak Hazine ve Maliye Bakanımız, bakanlık nezdinde süratle adımı atacaktır. Bunun için Meclis’in açılmasını beklemeye gerek yok.

Biz bu çalışmaları yürütürken, kimsenin kimliğiyle görüşüyle ilgilenmiyoruz. Bizim baktığımız tek husus yaptığınız katkılardır. Ülkemizi 2053 vizyonuna hazırlayacağız. Küresel siyasi ve ekonomik sistemin yeniden dizayn edildiği dönemde hiçbir fırsatı kaçırmamak, her türlü fedakarlığı yapmak boynumuzun borcudur.

Hiç şüphesiz küresel ekonomideki dengesizliklerin ülkemize olan etkisinin farkındayız. Türkiye küresel ekonomik krizi fırsata çevirme konusunda en başarılı ülkedir. Türkiye’yle ve ekonomimizle ilgili sözde değerlendirme yapanlardan ziyade, söylemek istedikleri asıl sözler ortadadır.

Tarımda çok iyi rekolte elde ettiğimiz, verdiğimiz ücretle çiftçilerimizin yüzünü güldürdüğümüz bir dönemden geçiyoruz. Sanayide ülkemizin her yerinde harıl harıl çalışıyor. Dış ticarette ihracatta her ay rekor üzerine rekor kırıyoruz.

20 yıl önce hayal edilemeyen hizmetler bugün günlük hayatımızın rutini haline dönüşmüştür.

Diyorlar ki onlarda enflasyon yüzde 9 bizde 80’e dayandı. Onlardaki 9 enflasyonun ekonomik ve sosyal sonuçlarıyla bizdekinin etkileri aynı değil ki, bunu masaya yatıracaksın. Biz işçiden memura her kesimden vatandaşın gelir kaybını enflasyonun üzerinde artışlarla telafi ederek enflasyonun etkilerini sınırlandırdı. Avrupa’daki gıda fiyatlarındaki artışla ücretlere yapılan artışlar arasında uçurum var insanlar sokaklara dökülmeye başladı.”

Hibya Haber Ajansı

Exit mobile version