Çayın yeni bir faydası daha ortaya çıktı / Haberin Peşinde Urfa
Yapılan bir araştırmaya göre çayın elmanın ve çileğin içinde bulunduğu bir beslenme biçime sahip olmak, kan basıncımızı düşürmeye ve kalp hastalıklarını önlemeye faydalı olabilir.
İngiliz ve Amerikalı araştırmacılar, Norfoluk’ta yaşayan 25 bin 168 kişinin tansiyonunu inceledi. Ortalama olarak Flavanol açısından zengin bir diyete sahip bir kişinin, düşük flavanol alımına sahip bir kişiye göre 4 mm/Hg’ye (milimetre civa) kadar daha düşük bir kan basıncına sahip olduğu sonucuna ulaştılar.
Bu sonuç, Akdeniz diyetine veya Hipertansiyonu Durdurmak İçin Diyet Yaklaşımlarına (DASH) bağlı olanlarda kan basınçtaki ‘anlamlı’ değişim ile aynı.
Yapılan son araştırma ise elma, çilek ve çayda bulunanlar gibi flavanoller açısından zengin bir diyet, kan basıncını düşürmeye ve kalp hastalıklarını önlemeye yardımcı olabiliyor.
Araştırmacılar önceki araştırmalarda yapılan, katılımcıların kendi diyetlerini ve beslenme alışkanlıklarını öğrenmek yerine, flavanol seviyelerini belirlemek için beslenme biyobelirteçlerini (diyet alımı, metabolizma veya beslenme durumunun kan bazlı göstergeleri) kullandı.
Bu çalışmalar sonucunda araştırmacılar, çay ve bazı meyvelerde bulunan flavanoller ile kan basıncı arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarttı. Araştırmacılardan Reading Üniversitesi beslenme uzmanı Gunter Kuhle, “İngiliz diyetinde ana kaynaklar çay, kakao, elma ve meyvelerdir” diye ekledi.
Profesör Kuhnle, “Bu biyoaktif bileşikleri araştırmak için beslenme biyobelirteçlerini kullanan şimdiye kadarki ne büyük çalışmalardan biridir.” dedi. Biyoaktif gıda bileşiklerinin alımını tahmin etmek için beslenme biyobelirteçlerini kullanmak sonuçların objektif olmasına izin veriyor.
Araştırmayı finanse eden Mars Edge Bilim Sorumlusu Hagen Schroeter, “Bu çalışma, diyet flavanollerinin sağlık ve beslenmedeki faydalarını destekleyen önemli bilgileri bize veriyor.” dedi. “Ama belki daha da heyecan verici olanı, flavanol alımının objektif biyobelirteçlerini geniş ölçekte uygulama fırsatı bulmak oldu.” diyor.
“Bu, ekibin, kendi bildirdiği gıda tüketim verilerine ve mevcut gıda bileşimi veri tabanlarının eksiklerine dayalı olarak alım tahminine dayanan geçmiş yaklaşımlardan ve önemli sınırlandırmalardan kaçınmasını sağladı.” Yapılan bu araştırma Scientific Reports Dergisi’nde yayınlandı.