Borsadaki yabancı payı yüzde 50’ye düştü: İşte nedenleri…

borsadaki-yabanci-payi-yuzde-50ye-dustu-iste-nedenleri-uQmWcFDt.jpg

Borsa İstanbul’da 1 Temmuz’da kaldırılan açığa satış yasağı dün 6 yabancı kurum için geçici süreyle tekrar getirilirken, sene başında yüzde 65 olan borsadaki yabancı payının yüzde 50’ye düşmesi dikkat çekiyor. Sene başından bu yana yabancılar Borsa İstanbul’da 3 milyar 960 milyon dolarlık hisse satışına imza atarken, yerli yatırımcının artan ilgisiyle endekste kayıplar telafi edildi. Sozcu.com.tr’ye konuşan Dr. Murat Kubilay, yabancı çıkışının nedenlerini şöyle sıraladı; “ekonomide pandemi sonrası kalıcı toparlanmanın olmayacağı, şirket kârlılığında önümüzdeki dönemde düşüş yaşanacağı ve 2018’deki gibi TL’nin büyük değer kaybı yaşayacağı beklentileri ile olası bir sermaye kontrolü uygulaması…”

Dün altı yabancı kuruma geçici olarak açığa satış yasağı kararıyla gündeme gelen Borsa İstanbul’da (BIST) yabancı payındaki düşüş dikkat çekiyor. BIST’te 2007 yılında yüzde 72 seviyesine kadar çıkan ve 15 yıldır yüzde 60’ların altına düşmeyen yabancı payı, bugün yüzde 50,1 seviyesinde bulunuyor.

2020 yılının ocak ayında yüzde 65’ler seviyesinde bulunan BIST’teki yabancı payı, sonraki dönemde kademeli olarak düşerek yüzde 50,1’e kadar geriledi.

Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, 3 Ocak 2020’de 32,3 milyar dolar seviyesinde olan yabancıların BIST’teki hisse stoku değeri, 26 Haziran itibarıyla 24,4 milyar dolara gerilemiş durumda.

17 Mayıs 2013’te 82 milyar dolar seviyesine kadar yükselen yabancıların BIST’teki hisse stoku değeri, hem çıkışlar hem de TL’nin dolar karşısındaki değer kaybı sonucu aradan geçen 7 senede yüzde 70 düştü.

27 Aralık 2019 ile 26 Haziran 2020 tarihleri arasında yabancılar BIST’te nette 3 milyar 960 milyon dolarlık çıkışa imza attı.

YERLİ İLGİSİ ARTTI

Borsa İstanbul’da yabancıların payı azalırken, yerli yatırımcıların artan ilgisi dikkat çekiyor.

Salgının Türkiye’de en etkili olduğu nisan, mayıs ve haziran aylarını kapsayan ikinci çeyrekte Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, son 11 yılın en iyi performansına imza attı ve yüzde 30 yükseldi.

TCMB’nin faiz indirimleri ve parasal genişlemeye gitmesinin yanı sıra mevduatta reel faizin eksiye düşmesi, yerli yatırımcının borsaya yönelmesinde etkili oldu.

Endeks, 21 Ocak’ta 123 bin seviyeleriyle rekor kırdıktan sonra salgının etkisiyle gerilemeye başlamış ve 23 Mart’ta 84 bin seviyelerini görmüştü. 21 Ocak ile 23 Mart kapanışları arasındaki fark, yüzde 31’e ulaşmıştı ancak sonrasında tablo tersine döndü.

Yıl başından bu yana borsada yatırımcı sayısındaki artış yaklaşık 380 bine ulaşarak rekor kırmış durumda.

AÇIĞA SATIŞ YASAĞI

Borsa İstanbul’da dün açıklanan kararla Barclays Capital, Credit Suisse ve Merrill Lynch’e 3 ay; Goldman Sachs, JPMorgan, Wood and Company Financial’a 1 ay açığa satış yasağı getirilmişti.

Açıklamada, “Borsamızca gözetim faaliyeti kapsamında yapılan incelemelerde, bilgileri yer alan yatırımcı hesaplarından 01 Temmuz 2020 tarihinde gerçekleştirilen işlemlerin açığa satış bildirimlerinin yapılmadığı tespit edilmiştir. Bu doğrultuda sermaye piyasası mevzuatı açığa satış hükümlerine uyulmadığı belirlenmiş ve 06/07/2020 tarihinden başlamak üzere haklarında açığa satış yasağı tedbiri uygulanmasına karar verilmiştir” denilmişti.

SPK geçen yıl Ekim ayında banka hisselerinde, Şubat ayında ise tüm hisselerde açığa satışı yasaklamıştı. BIST-30 endeksinde yer alan hisseler için açığa satış yasağı ise 1 Temmuz’da kaldırmıştı.

HİSSENİN DEĞERİ DÜŞERKEN DE KAZANMANIN YOLU

Hisse senedi piyasalarında yaygın olarak kullanılan açığa satış işlemi, fiyatının düşeceği öngörüsüyle sahip olunmayan bir hisse senedinin satışını yapmaya ya da satış emri vermeye deniyor. Açığa satış işlemi sayesinde bir yatırımcı, fiyatı düşen bir hisseden de getiri elde edebiliyor.

Açığa satış işlemi gerçekleştirebilmek için emrin baştan açığa satış emri olarak girilmesi gerekiyor. Gerçekleşen açığa satış işlemleri günlük bültende pay bazında, her fiyat seviyesinde miktar ve sözleşme adedi belirtilerek ilan ediliyor.

“YABANCI ÇIKIŞININ ÜÇ NEDENİ VAR”

Sozcu.com.tr’ye konuşan finans uzmanı Dr. Murat Kubilay, yabancıların Borsa İstanbul’dan çıkışının ardında üç ayrı güdünün bulunduğunu belirterek şöyle konuştu:

İlki, ekonomide pandemi sonrası kalıcı toparlanmanın olmayacağı ve şirket kârlılığında önümüzdeki dönemde düşüş yaşanacağı. İkincisi, 2018’deki gibi TL’nin büyük değer kaybı yaşamasının beklenmesi. Üçüncüsü, olası bir sermaye kontrolü uygulaması…”

Küresel piyasalardaki coşku ve yurt içindeki düşen faizler nedeniyle BIST 100 endeksinde birkaç aydır kırılgan bir ralli gözlemlendiğini, alımların yabancı kaynaklı olmaması nedeniyle; borsanın amiral gemisi bankacılık endeksine pek rağbet olmadığını belirten Kubilay, “Hâlbuki önceki rallilerde en önce ve en fazla bu sektöre alım gelirdi. Diğer taraftan yabancı takasının oldukça düşük olduğu BIST30 dışı hisse senetlerine yerli ilgisi yüksek” dedi.

Yurt dışı piyasalarda kırılma yaşanırsa, içeride enflasyonda yeni ve sert yükseliş trendi oluşursa veya dolar kurunda 2018’dekine benzer bir spekülatif atak gerçekleşirse; son dönemdeki yerli ilgisine rağmen Borsa İstanbul’da da sert bir düşüş yaşanabileceği uyarısında bulunan Kubilay, sözlerine şöyle devam etti:

“MSCI’DA BİR ALT LİGE DÜŞÜŞ YIL SONU GELMEDEN OLABİLİR”

“Son dönemde borsadaki yabancı çıkışını yavaşlatmak için açığa satış engelleri bulunuyordu. Bu engeller kaldırıldı fakat bu işlemleri en çok gerçekleştiren yabancı kurumlara geçici yasak kondu. Hâlbuki küresel ölçekte endeksleme yapan ve Türkiye’ye gelen büyük kurumsal fonların takip ettiği MSCI; açığa satış yasağının sürmesi halinde Türkiye’nin bir alt lige düşürüleceği uyarısında bulunmuştu.

SPK’nın son kararları MSCI’ın yıl sonu gelmeden bu kararı almasına neden olabilir. Ardından pasif fonlar Türkiye’den zorunlu bir şekilde çıkış yapmak durumda kalır ki bunun da 3-4 milyar dolayında olacağı hesaplanıyor. Son olarak borsadaki yabancı payının %50’nın altına hiç düşmediğini; bu durumun olası nedeninin ‘bıyıklı yabancı’ denilen, yerli ama parasını yurt dışında tutan kişiler kaynaklı olduğunu söylemek gerek.”

Exit mobile version