Borsada ‘ucuzluk’ yetmiyor yabancı güven istiyor / Haberin Peşinde Urfa
Tarihinde 3 defa dolar bazında yaklaşık 5 centi gören BIST 100 endeksi şu an 1.7 cente kadar geriledi. Uzmanlar, “ucuzluk” algısının yatırım için yeterli olmadığını belirtiyor.
Borsa İstanbul’da hisse fiyatları yatırımcılar için oldukça ucuz olmaya devam ederken, yabancı yatırımcılar özellikle bankacılık endeksinde yoğun satış yapıyor. BIST 100 endeksi son 10 yılda 4.55 centten, 1.70 cent ile tarihi ortalamaların altına düşerek, dolar bazında yüzde 62.63 geriledi.
Her ne kadar dolar bazlı grafiğe baktığımızda BIST 100 ucuz gözükse de cazibesini kaybediyor. Ülkeyi hem jeopolitik hem de ekonomik olarak riskli gören yabancı yatırımcının Türk varlıklarına rağbet etmediğini belirten Bahçeşehir Üniversitesi Uluslararası Finans Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakkı Öztürk, “2007-2010 ve 2013 yıllarında borsa yaklaşık 5 cente yükseldiği zamanlarda Türkiye’nin risk primini gösteren CDS ortalaması 170 puan seviyesindeydi.
Şu anda CDS’ler 443 puan. Bu, yabancıların Türkiye’yi riskli olarak gördüğünün en büyük göstergesi” dedi. Borsada dolar bazlı çöküşün 2018’de başladığını söyleyen Öztürk, “BIST100’ün 2006-2017 sonu dolar bazlı ortalaması 3.24 cent iken, 2018-2021 yılları arasındaki dolar bazlı ortalaması 1.9 cent. 2018’in başında yüzde 60’ın üzerinde olan yabancı yüzde 43 ile tarihindeki en düşük seviyeye geriledi” dedi.
YATIRIM HİKAYESİ YARATAMIYOR
Borsa İstanbul’da endekslerin göreceli ucuz olmalarının yatırım hikayesini tetikleyemediğini belirten GCM Yatırım Araştırma Müdürü Ekonomist Dr. Tuğberk Çitilci, “Özellikle kurumsal yatırımcıların TCMB’de başkan değişikliği sonrası Türkiye’den çıkışları ve yerli yatırımcıların halka arz hisse senetlerine odaklanmaları endeksin ucuzluk algısını ortadan kaldırıyor” dedi. Ayrıca son halka arzlarda yatırımcılara beklentilerinden çok az hisse senedi gelmesinin yatırım tercihlerini mevduat-kripto paralara yönlendirdiğini kaydeden Çitilci, bu durumun BIST100’ü 1.400 puanlık psikolojik seviyenin altında baskıladığını söyledi.
Doç. Hakkı Öztürk