Bilirkişiden termik santral için ‘doğa’ dersi: Kamu yararı yok, dereler kurur

bilirkisiden-termik-santral-icin-doga-dersi-kamu-yarari-yok-dereler-kurur-ptGIG3z8.jpg

Nallıhan Kuş cennetinin yakınına kurulan ve eko sisteme ve doğaya büyük zararlar verecek olan Nallıhan Uluköy Karaköy Çayırhan B Termik santralinin bilirkişi raporu çıktı. Raporda, çevre ve doğa konusunda çok önemli uyarılar yer aldı. Bilirkişiler, Aladağ çayının kuruyacağı, eko sistemin bozulacağı uyarısında bulunarak, “Dava konusu planlarda çevresel değerler göz önüne alınmamış, plan açıklama raporunda gerekli araştırmalara yer verilmemiştir. Araştırma yapılmadığı için çevresel riskler de yeterince değerlendirilememiş, müdahale biçimleri üretilememiştir” denildi.

Nallıhan Kuş cennetinin yakınına kurulan ve ekosisteme ve doğaya büyük zararlar verecek olan Nallıhan Uluköy Karaköy Çayırhan B Termik santralinin bilirkişi raporu çıktı. Raporda, çevre ve doğa konusunda çok önemli uyarılar yer aldı. Bilirkişiler, Aladağ çayının kuruyacağı, ekosistemin bozulacağı uyarısında bulunarak, “Dava konusu planlarda çevresel değerler göz önüne alınmamış, plan açıklama raporunda gerekli araştırmalara yer verilmemiştir. Araştırma yapılmadığı için çevresel riskler de yeterince değerlendirilememiş, müdahale biçimleri üretilememiştir” denildi.

KAMU YARARI YOK: Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin santral projenin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle Ankara 6. İdare Mahkemesi’ne açtığı davada mahkemeye bilirkişi raporu sunuldu. Raporda, “Çayırhan B termik santraline ilişkin hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır” denildi. Raporu değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, şunları söyledi:

RAPOR DERS NİTELİĞİNDE: “Kamu yararına aykırı doğaya büyük zararlar verecek olan Nallıhan ilçesi Uluköy ve Karaköy Mahalleri sınırları içiresinde kurulması planlanan Çayırhan B termik santraline ilişkin hazırlanan İmar Planı değişikliklerinin iptali için dava açmıştık. Davamıza ilişkin bilirkişi raporu çıktı. Rapor ders niteliğinde olup çok önemli tespitler içermektedir. Bilirkişi raporunda kömürün yakılması sonucu ortaya çıkan uçucu kül/cüruf flora ve fauna hiçbir zararının olmayacağına dair raporlara itibar edilmemesi belirtilirken, böyle hassas bir bölgede hiçbir etkisi olmadığına ilişkin değerlendirmelerin doğru olmadığı vurgulandı.”

Bilirkişi raporunda çarpıcı tespitler yer aldı:

DERE-KUYU KALMAYACAK: “Böyle bir hassas bölgede yakın çevresi ile birlikte kapsamlı planlama yaklaşımları olması gerekmektedir. Planlamanın bütüncül yaklaşımına uymayan dava konusu planın, çevresel sorunlara tek başına yeterli olması beklenemez. Bu nedenle planlamanın bütüncül yaklaşımının gerekçelerine uymamaktadır. Termik santral gibi bir tesisin, hassas bir bölgede yer seçmesine karşı geliştirilecek önlemlerden bir olmasına rağmen göz ardı edilmesi planlama ilkelerine uymamaktadır. Dava konusu planlarda toplam inşaat alanına esas olarak emsal 0,20 verilmiştir. Bu yoğunluk ile mevcut planlama alanında korunabilecek hiçbir değer, (dereler, kuyular) kalmayacağı gibi proje alanı içindeki faaliyetlerde birbirine zarar verecek kadar yakınlaşacaktır. Bu sonuç hem çevreye hem de işletmeye zarar verecek niteliktedir.

ALADAĞ ÇAYI SUSUZ KALIR: Planlama alanı içinde Aladağ deresini besleyen birden fazla dere bulunmaktadır. Bu dereler mevsimliktir. Ancak ekosistemin mükemmel döngüsü ile dereler belli aylarda su tutmakta ve Aladağ deresini beslemektedirler. Ekosistem birbirini destekleyen parçaların bütünüdür. Bu parçalardan birinin ortadan kaldırılması tüm sistemin işlemesini de durdurmaktadır. Aladağ çayını besleyen derelerin ortadan kalkması Aladağ çayını susuz bırakacaktır. Aladağ çayı susuz kalınca etrafındaki çeltik tarlaları veya sulu tarım alanları da susuz kalacak pirinç ve su tarım bitkileri üretimi duracaktır. Aladağ çayının susuz kalması çay içindeki balıkları ve diğer su canlılarını yok edecektir.

EKOSİSTEM BOZULACAK: Diğer tarafından ÇED raporunda ve yer seçim raporunda Aladağ Çayı, Termik santral kullanım ve soğutma suyu temini açısından çok önemli bir fırsat sunduğu belirtilmektedir. Oysa çaydan su temini fırsat değil ciddi bir tehdittir. Ekosistemin bozulmasında su temini faaliyeti de büyük rol oynayacaktır. Plan açıklama raporunda Aladağ Çayının özellikleri de analiz edilmemiştir. Dava konusu planlama işleminde planlama ve yakın çevresi ile ilgili araştırmalar yapılmamıştır.

YABAN HAYATI SAHASINDA: Plan açıklama raporunda planlama alanı çevresindeki flora ve faunadan da bahsedilmemektedir. Oysa Termik santral proje sahasının kuş uçuşu 2.320 m güney batısında Davutoğlan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası yer almaktadır. Proje sahasının güneyinde kuş uçuşu 5,9 km mesafede Nallıhan Kuş Cenneti yer almaktadır. Plan açıklama raporunda Kuş Cenneti’nden de bahsedilmemektedir. Plan yapılan alanın yakın çevresindeki alanların korunması ve sürdürebilirliği sadece proje/plan bölgesi içinde değil tüm Türkiye için önemlidir.

‘EN UYGUN YER’ DOĞRU DEĞİL: Dava konusu alan bir ekosistemin içine yer almaktadır. Yaban hayatı geliştirme bölgesi, kuş cenneti, Aladağ Çayı ve çevresi, Sarıyer Barajı hepsi aynı ekosistemin parçasıdır. Aynı zamanda Uluköy yerleşmesinin yerel ekonomisi de olumsuz etkileneceği de görülmektedir. Sıralanan nedenlerle, termik santralin yer seçiminin de ‘en uygun yer’ olarak belirlenmesi de doğru olarak değerlendirilememiştir. Planlama süreci içinde termik santralin bulunduğu duyarlı bölge de yeterince araştırılamamış ve müdahale biçimleri üretilmemiştir. Sonuç olarak dava konusu planlarda çevresel değerler göz önüne alınmamış, plan açıklama raporunda gerekli araştırmalara yer verilmemiştir. Araştırma yapılmadığı için çevresel riskler de yeterince değerlendirilememiş, müdahale biçimleri (plan kararı) üretilememiştir.”

Ankara,Çay,dava,Mimarlar Odası,Sarıyer,seçim,Türkiye,uygulama

Exit mobile version