Banka CEO’ları bile batık kredi tutarını tam bilmiyor / Haberin Peşinde Urfa
Bankacılık sektörünün sorunlu kredi enkazının büyüklüğünü tespit etmenin zorlaştığını ifade eden uzmanlara göre, banka yöneticileri dahi batık kredi tutarının hesabını yapamıyor.
Bankacılık sektörünün sorunlu kredileri düşürememesi bankalar üzerindeki baskıyı artırmaya devam ediyor. Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) haziran ayında yayınladığı Mart 2021Kredi Gruplamaları Raporu’nun da teyit ettiği gibi kredilerin yüzde 10’u yakın izlemede kalmaya devam ederken,, takipteki kredileri de ekleyince sorunlu kredi oranı yüzde 15’i buluyor. TBB raporuna göre, yeniden yapılandırılan veya yeni bir ödeme planına bağlanan kredi tutarı 2018 yılından itibaren çok hızlı bir atış kaydetti. 2018’de 100 milyar TL iken, 2019’da 146 milyar TL’ye, 2020’de ise 187 milyar TL’ye çıktı. 2021 mart ayı itibarıyla bankaların yapılandırdığı borç tutarı 216 milyar TL’yi buldu.
YÜZDE 92’Sİ SIKINTILI
Bu kredilerin yüzde 92’si ise ödeme kapasiteleri çok sınırlı, teminatlarında eksiklikler oluşmuş veya kredi taksitleri gecikmiş olan ikinci gruptaki yakın izlemedeki borçlardan oluştu. Bankacılık uzmanı ve finans danışmanı Erol Taşdelen, kamu bankalarının 2020 yılında vermiş olduğu pandemi etkisini azaltacak şekilde 6 ay ödemesiz dönem içeren vatandaşa ve esnafa verilen kredilerin en az yarısının sorunlu hale gelecek potansiyel taşıdığına dikkat çekti.
570 MİLYAR SORUNLU
Bankacılık sektöründe, sorunlu kredi tutarı 2021’in ilk üç ayında yaklaşık 50 milyar TL artışla 570 milyar TL’ye yükseldi Geçen yılın mart ayına göre yakın izlemedeki kredilerdeki artış yaklaşık 100 milyar TL oldu. Ortaya çıkan tabloda batık kredi tutarının büyüklüğünü tespit etmenin de zorlaştığını ifade eden Taşdelen, “BDDK bankalardan ne kadar krediyi yüzdürüp canlı kredilerde gösterdiklerinin de raporunu detaylandırılmasını istemeli. CEO’lar dahi kendi bankalardaki sorunlu kredi tutarını bilemiyor” yorumunu yaptı.
Erol Taşdelen
Sorunlu kredi tutarı büyürken batık olarak tabir edilen takipteki alacaklar oranındaki (%3.6) düşüşe dikkat çeken Erol Taşdelen, “Batık kredi tutarı düşerken, aslında sorun çözülmüyor, aksine büyüyor. Bunu kredi karşılık oranlarındaki artıştan da anlayabiliyoruz. Üstelik kârlılıkla ile ilgili bankalar lehine düzenleme de yaptılar ona rağmen karşılıklar artıyor” dedi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) düzenlemesi ile taksit ödemelerinde gecikme yaşayan kredilerin takip hesaplarına aktarılma süresinin 180 güne çıkarılmasının da etkisiyle yakın izleme bakiyesi 2020 yılı ikinci çeyreğinden itibaren artmaya başladı. Bu sayede takipteki kredi miktarı uzun süredir aynı seviyede tutuluyor. BDDK’nın haftalık verilerine göre 30 Temmuz 2021 itibarıyla takipteki krediler (TGA) 150 milyar TL ve TGA oranı yüzde 3.6 seviyelerinde bulunuyor. BDDK’nın bankalara bu konuda esneklik tanıması ve yoğun yapılandırmalar sayesinde rakamdaki yükseliş önleniyor.