Bel ağrısı günümüzde birçok kişide görülmektedir. Her yaş grubunda görülmekle beraber özellikle covid hastalığıyla beraber genç yaş gruplarında da sıklıkla rastlanılmakta ve çoğu cerrahi operasyon geçirmektedir.
Bel ağrısı olan kişiler hekime başvurduğunda sıklıkla MR tetkiki istenmekte hemen hemen her hastada da bel fıtığı olduğu görülmektedir. Uzm. Dr. Derya CAN soruyor sizce her bel ağrısının sebebi beldeki fıtık mıdır ya da bel fıtığının sebebi nedir acaba?
Omurgamız küçük omur kemikleri ile onların arasında amortisör görevi gören disklerden oluşmaktadır. Omur kemikleri birbirleriyle küçük eklemler yaparak bağ dokusu ile birbirine bağlanmaktadır. Bu minik eklemler ve bunları bağlayan bağ dokusu zedelendiğinde ise omurga yükü taşıyamamakta ve aradaki diske bası yapmakta en son da bu diskler dışarıya doğru fıtıklaşmaktadır. Eğer fıtıklaşan diskler sinirleri sıkıştırırsa idrar kaçırmaktan ayakta düşüklüğe kadar birçok sıkıntılı duruma sebep verebilmektedir. Böyle akut durumlarda cerrahi operasyon şarttır. Peki ama bu durumlar yoksa ameliyat tek çözüm müdür?
Dedik ki omurgadaki bağlar ve eklemler hasarlandı ve aradaki disk fıtıklaştı. Peki biz bu eklemleri ve bağları tamir eder omurgayı eski güçlü haline getirebilirsek ne olur? Vücudun kendini iyileştirme özelliği vardır ve fıtıklaşan diski kendisi tamir edebilir. Ancak ameliyatla sadece fıtıklaşan diski çıkartmak sonucu ortadan kaldırmaktır, ama sebep orada olmaya devam edecektir. Bu da belli bir süre sonra tekrar yeni bir bel fıtığına o da yeni bir ameliyata şeklinde tekrarlanarak gitmektedir. Ayrıca bel fıtığı ameliyatlarının bazılarında omurgayı birbirine bağlayan bağlar da kesilmektedir.
Az önce bahsettiklerimiz bel ağrısı bel fıtığından kaynaklanan hasta grubuydu. Bir diğer hasta grubunda bel fıtığı vardır evet ama ağrısının sebebi bel fıtığı değildir. Kimi hastalarda omurgayı kalçaya bağlayan bağlarda hasar olabilir, kimilerinde kalçadaki büyük kas gruplarında (gluteal kaslar veya piriformis gibi) tetik noktalar olabilir. Bu hastalar da bel fıtığından ameliyat olur ama ameliyatı güzel geçmesine rağmen ağrısı geçmez. Çünkü ağrısının sebebi fıtıkta değildir. Bu hasta gruplarında da proloterapi ile tedavi sağlanabilmektedir.
Uzm. Dr. Derya CAN Proloterapi çok düşük miktarda şekerli serumun hasarlı alana enjekte edilmesiyle vücuda o bölgede hasar olduğu hatırlatılarak vücudun kendi kendisini iyileştirmesinin sağlanmasını önermektedir. Vücuttaki tamirci hücreler enjeksiyon yapılan alana gelerek eskisi gibi düzgün ve güçlü dokular oluşturur. İlk başlarda bu tamir aşamasından dolayı ağrı hemen geçmeyecektir ancak vücut kendisini tamir edip sağlıklı dokular oluştukça ağrı kalıcı olarak geçecektir. Proloterapi enjeksiyonlarından sonra hastalara ev egzersizleri verilmektedir. Hastalar hekiminin önerdiği sıcak-soğuk uygulamaya ve egzersizlere ne kadar uyarlarsa o kadar hızlı ve kalıcı olarak iyileşmektedirler. Proloterapi tedavisi ayda bir yapılmaktadır. Ortalama 4-6 seans tedavi önerilmektedir ancak tek seansta iyileşebilen hastalar olduğu gibi bazı kronik vakalarda tedavi uzayabilir de.
Ameliyat geçirmiş hastalara da proloterapi tedavisi uygulanabilmektedir ki bu hastalar tüm hastaların neredeyse yarısını oluşturmaktadır. Ameliyat her zaman ağrılarınızdan kurtulmanız için tek çözüm değildir!..
Her ameliyat yeni bir ameliyata sebep verir!…
Kalıcı olarak tedavi olabileceğiniz bir yöntem olduğunu bilseydiniz gene de ameliyat olur muydunuz?
Uzm. Dr. Derya CAN 50.000’i aşkın örnek vaka deneyimi ile Ameliyathane yolundaki son çıkış olan GETAT tedavilerini öneriyor.