Ramazan ayının da başlamasıyla birlikte market ve pazar alışverişleri de artış gösterdi. Satın alınan gıdalardaki bulaş riskiyle ilgili açıklamalarda bulunan Mikrobiyolog Dr. İpek Ada, enfekte olan kişinin gıdalara teması ya da konuşma, öksürme, hapşırma yoluyla virüs içeren partiküllerin gıdaların üzerine yerleşmesinin bulaş açısından risk faktörü oluşturabileceğini söyledi.
Virüs salgınıyla tıbbi mücadele sürerken günlük yaşamın birçok noktasında da bulaş riskini önleme amaçlı tedbirler hayatımıza girdi. Sosyal mesafe ve minimum temas uyarılarına toplum olarak uyulduğu gözlenirken bulaş riskinin arttığı kimi ortam ve durumlar için de dikkatli davranmak gerekiyor. Bu durumların başında da market, pazar alışverişleri ve satın alınan gıdalar geliyor.
Mikrobiyolog Dr. İpek Ada, ‘Ramazan ayının da başlamasıyla artan market ve pazar alışverişlerinde nelere dikkat edilmeli? Market ve pazarlardan alınan gıdalar virüs bulaştırma riski taşıyor mu? Bu dönemde açıkta satılan gıdalar tüketilmeli mi? Eve alınan besinlerin hijyeni nasıl sağlanmalı, gıda tüketiminde nelere dikkat edilmeli?’ sorularını yanıtladı.
“UYGUN BESİNLERİ BİR GECE BEKLETİN”
Dr. İpek Ada, eve alınan ambalajlı gıdaların bozulmayacak ürünler haricinde mümkünse bir gece balkonda ya da temasın yeterince az olduğu bir ortamda bekletilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Satılan gıdalar normal şartlarda enfeksiyonun bulaş kaynağı olmaz ancak enfekte olan kişinin gıdalara teması ya da konuşma, öksürme, hapşırma yoluyla virüs içeren partiküllerin gıdaların üzerine yerleşmesinin bulaş açısından risk faktörü oluşturabilir.
Açıkta satılan ya da paketli gıdaların malzemelerine (cam, plastik, karton) göre virüsün ortamda kalma süresi değişmektedir. Salgında sosyal izolasyon önemli olduğu gibi canlı ve cansız yüzeylerle de teması azaltmak bir o kadar önemli olduğundan açıkta satılan, çiğ ya da paketli gıdalarla da teması azaltmalı ya da direkt temastan kaçınmalıyız” uyarısını yaptı.
SEBZE, MEYVE VE ETLERE DİKKAT!
Açıkta satılan gıdalara enfekte kişinin teması ile virüs bulaşabileceğini ve özellikle çiğ tüketilen sebze (kıvırcık, maydanoz, domates, salatalık vb.) ve meyvelerle iyi pişmemiş çiğ etlerin bulaş kaynağı olabileceğini belirten Dr. İpek Ada şu tavsiyelerde bulundu:
“Mümkün olduğunca tüm gıdaları paketli almaya özen göstermeli, mümkün olmadığı durumlarda ise kullanılacağı miktar kadar sebze, tüm yaprakları ile ayıklanarak yıkanmalı ve son durulama suyuna bir kapak beyaz sirke eklenerek mikroorganizmaların uzaklaştırılması sağlanmalıdır. Özellikle tüylü meyve sebzeler daha uzun süre suda bekletilmelidir. Buzdolabında saklanacaksa açıkta değil, buzdolabı poşetlerinde diğer gıdalardan ayrı rafta olacak şekilde muhafaza edilmelidir.”
“BEYAZ SİRKE İLE SİLİN”
Dr. Ada, “Hemen kullanılacak ürünlerde paketli olanların dışının beyaz sirke dökülmüş bezle silinmesi ya da el teması yapılmaksızın paket içerisinden temiz buzdolabı poşetlerine yerleştirilerek saklanması uygun olacaktır” dedi.
PAKETLİ ET VE ET ÜRÜNLERİ TERCİH EDİLEBİLİR
Pandemi döneminde et ve süt ürünleri tüketimine de dikkat çeken Dr.İpek Ada, et ürünleri alırken kasabın el hijyenine dikkat etmesi, eldiven ve maske takması gerektiğini vurgulayarak, “Bulaş riskini en aza indirgemek için en uygun yöntem paketli et ve et ürünlerinin alınmasıdır. Etler, uygun ve mümkün olduğunca soğukta muhafaza edilmeli ve yüksek sıcaklıklarda pişirilmeli, az pişmiş ya da çiğ etlerin tüketiminden uzak durulmalıdır. Paketli gıdaların tüketiminde vakumlu olanları tercih etmeye özen göstermeli ve buzdolabında hava almayacak şekilde muhafaza edilmeli” açıklamasını yaptı.
“AÇIKTA SATILAN SÜTLERİ TÜKETMEYİN”
Sokakta ve açıkta satılan sütlerin asla tercih edilmemesi gerektiğini söyleyen Dr.İpek Ada, bunun yerine paketli, pastörize/UHT sütlerin tüketilmesi uyarısında bulundu. Pandemi günlerinde bağışıklık sistemini yükseltecek gıdaların tüketimine dikkat edilmesini öneren mikrobiyolog, yoğun karbonhidrat ve yağ alımından uzak durulması, protein, vitamin ve mineral bakımından zengin gıdaların tüketiminin arttırılması gerektiğini vurguladı. DHA